Page 143 - Kuran'da Sadakat
P. 143

Adnan Oktar (Harun Yahya)


             nolojiye, bu teknolojiyi üretmek için çalışan binlerce mühendise ve
             uzmana rağmen kulağın oluşturduğu netlik ve kalitede bir sese ula-
             şılamamıştır.

                En büyük müzik sistemi şirketinin ürettiği en kaliteli müzik se-
             tini düşünün. Sesi kaydettiğinde mutlaka sesin bir kısmı kaybolur
             veya az da olsa mutlaka parazit oluşur veya müzik setini açtığınızda
             daha müzik başlamadan bir cızırtı mutlaka duyarsınız. Ancak insan
             vücudundaki teknolojinin ürünü olan sesler son derece net ve ku-

             sursuzdur. Bir insan kulağı, hiçbir zaman müzik setinde olduğu gibi
             cızırtılı veya parazitli algılamaz; ses ne ise tam ve net bir biçimde
             onu algılar. Bu durum, insan yaratıldığı günden bu yana böyledir.
             Şimdiye kadar insanoğlunun yaptığı hiçbir görüntü ve ses cihazı,
             göz ve kulak kadar hassas ve başarılı birer algılayıcı olamamıştır.
             Ancak görme ve işitme olayında, tüm bunların ötesinde, çok büyük
             bir gerçek daha vardır.


                Beynin İçinde Gören ve
                Duyan Şuur Kime Aittir?



                Beynin içinde, ışıl ışıl renkli bir dünyayı seyreden, senfonileri,
             kuşların cıvıltılarını dinleyen, gülü koklayan kimdir?

                İnsanın gözlerinden, kulaklarından, burnundan gelen uyarılar,
             elektrik sinyali olarak beyne gider. Biyoloji, fizyoloji veya biyo-
             kimya kitaplarında bu görüntünün beyinde nasıl oluştuğuna dair
             birçok detay okursunuz. Ancak, bu konu hakkındaki en önemli
             gerçeğe hiçbir yerde rastlayamazsınız: Beyinde, bu elektrik sinyal-
             lerini görüntü, ses, koku ve his olarak algılayan kimdir? Beynin




                                          141
   138   139   140   141   142   143   144   145   146   147   148