Page 118 - Gerçeği Bilmek
P. 118

116                        GERÇEĞİ BİLMEK


                   Evrim teorisinin savunucuları, Pasteur'ün bulgularına karşı uzun sü-
              re direndiler. Ancak gelişen bilim, canlı hücresinin karmaşık yapısını or-
              taya çıkardıkça, hayatın kendiliğinden oluşabileceği iddiasının geçersizli-
              ği daha da açık hale geldi.


                   20. Yüz yıl da ki So nuç suz Ça ba lar
                   20. yüzyılda hayatın kökeni konusunu ele alan ilk evrimci, ünlü Rus
              biyolog Alexander Oparin oldu. Oparin, 1930'lu yıllarda ortaya attığı bir-
              takım tezlerle, canlı hücresinin tesadüfen meydana gelebileceğini ispat et-
              meye çalıştı. Ancak bu çalışmalar başarısızlıkla sonuçlanacak ve Oparin şu
              itirafı yapmak zorunda kalacaktı: "Maalesef hücrenin kökeni, evrim teorisinin
              tümünü içine alan en karanlık noktayı oluşturmaktadır." 12
                   Oparin'in yolunu izleyen evrimci-
              ler, hayatın kökeni konusunu çözüme
              kavuşturacak deneyler yapmaya çalıştı-
              lar. Bu deneylerin en ünlüsü, Amerikalı
              kimyacı Stanley Miller tarafından 1953
              yılında düzenlendi. Miller, ilkel dünya
              atmosferinde olduğunu iddia ettiği gaz-
              ları bir deney düzeneğinde birleştirerek
              ve bu karışıma enerji ekleyerek, prote-
              inlerin yapısında kullanılan birkaç or-
              ganik molekül (aminoasit) sentezledi.           Ale xan der Opa rin
                   O yıllarda evrim adına önemli bir
              aşama gibi tanıtılan bu deneyin geçerli olmadığı ve deneyde kullanılan
              atmosferin gerçek dünya koşullarından çok farklı olduğu, ilerleyen yıl-
              larda ortaya çıkacaktı. 13
                   Uzun süren bir sessizlikten sonra Miller'in kendisi de kullandığı at-
              mosfer ortamının gerçekçi olmadığını itiraf etti. 14
                   Hayatın kökeni sorununu açıklamak için 20. yüzyıl boyunca yürütü-
              len tüm evrimci çabalar hep başarısızlıkla sonuçlandı. San Diego Scripps
              Enstitüsü'nden ünlü jeokimyacı Jeffrey Bada, evrimci Earth dergisinde
              1998 yılında yayınlanan bir makalede bu gerçeği şöyle kabul eder:
   113   114   115   116   117   118   119   120   121   122   123