Page 150 - Hormon Mucizesi
P. 150

HARUN YAHYA


















               Hücredeki haberleflme kanallar›-
               n› oluflturan protein parçac›klar›
                 için "modül" tabirinin kullan›l-
               mas›n›n nedeni, üç boyutlu olan
               bu moleküllerin, adeta prefabrik
               bir evin ayr› ayr› üretilmifl parça-
                lar› gibi birbirlerine uyumlu ol-
                        du¤unu aç›klamakt›r.



              yapmas› gibi, farkl› haberler de¤iflik hücresel haberleflme modülleri tara-
              f›ndan aktar›l›r.
                   fiunu da belirtmek gerekir ki, hücredeki haberleflme kanallar›n› olufl-
              turan protein parçac›klar› için kullan›lan "modül" tabiri oldukça hafif bir
              benzetmedir. Böyle bir benzetmenin amac›, üç boyutlu olan bu molekül-
              lerin, adeta prefabrik bir evin ayr› ayr› üretilmifl parçalar› gibi birbirlerine
              uyumlu oldu¤unu aç›klamakt›r. Bilim adamlar›n› flafl›rtan nokta da bu-
              dur: Al›c›lara fosfat yüklenmesiyle ortaya ç›kan yap›, SH2 modülünün
              tam olarak birleflebilece¤i bir flekil oluflturmaktad›r. ‹flte bu sayede, SH2
              modülü ve al›c› sanki birbirine uygun üretilmifl farkl› parçalar gibi kenet-
              lenebilmektedir.
                   Bir milyon defa büyütebilen elektron mikroskoplar›n›n da yard›m›y-

              la, mikroskobik haberleflme istasyonlar›n› anlama yolunda baz› aflamalar
              kaydedilmifltir. Ancak bilim adamlar›, halen yap›lar› çözülemeyen yüzler-
                                                                    45
              ce haberleflme modülünün daha oldu¤unu belirtmektedir. Bunlar birbir-
              lerine s›k› s›k›ya ba¤lanarak hücre içinde flaflmaz bir sinyal iletiflim siste-
              mi kurmaktad›r. Modüllerden birisinin bile olmamas› ya da hatal› çal›fl-
              mas›, hücre içinde iletiflimin tamamen felç olmas› anlam›na gelir ki, bu da



                                               148
   145   146   147   148   149   150   151   152   153   154   155