Page 133 - Müslümanca Konuşmak
P. 133
Harun Yahya (Adnan Oktar) 131
ma sın dan olum suz yön de et ki len mez ler. Böy le bir üs lu ba kar -
şı da ima uya nık tır lar. Mü na fık lar sa on la rın ne ka dar ke sin bir
iman ile Al lah'a bağ lan dık la rı nı ve Ku ran ahlakını ne ka dar dü -
rüst ve sa mi mi bir şekilde yaşadıklarını kav ra ya ma dık la rı için
bu ça ba la rı nı sür dü rür ler. Mü min le re ge tir dik le ri fi kir ler, öne
sür dük le ri man tık lar hep Ku ran ah la kın dan uzak, in kar cı la rın
ka ran lık ru hu nu yan sı tır ni te lik te dir. Bu üs lu bu ta nı yan mü min -
ler se da ha bu ki şi sö zü ne baş lar baş la maz, şey ta ni bir man tık
öne sü re bi le ce ği ni bi le rek, onu tem kin li şe kil de din ler ve Ku -
ran ah la kı nı ya şa ma ya ça ğı rır lar.
Dil eğip bük me mek
Mü min le rin ti tiz lik le ka çın dık la rı ko nu lar dan bi ri de Ku -
ran'da ifa de edil di ği şek liy le 'dil eğip bü ke rek ko nuş -
mak'tır. 'Dil eğip bü ke rek ko nuş ma'nın an la mı, son de re ce
açık ve an la şı lır olan Ku ran ayet le ri ni ol du ğun dan fark lı yo rum -
la ma ya ça lış mak tır. Kuran'ın bir ayetinde Allah, dil eğip bük-
erek konuşmanın, kalplerinde imandan yana bir kayma olan
münafıklara ait bir özellik olduğunu şöyle bildirmektedir:
Sa na Ki tab'ı in di ren O'dur. On dan, Ki tab'ın ana sı (te -
me li) olan bir kı sım ayet ler muh kem'dir; di ğer le ri ise
mü te şa bih tir. Kalp le rin de bir kay ma olan lar, fit ne çı -
kar mak ve ol ma dık yo rum la rı nı yap mak için on dan
mü te şa bih ola nı na uyar lar. Oy sa onun te vi li ni
Al lah'tan baş ka sı bil mez. İlim de de rin le şen ler ise:
"Biz ona inan dık, tü mü Rab bi miz'in Ka tın dan dır"
der ler. Te miz akıl sa hip le rin den baş ka sı öğüt alıp-
dü şün mez. (Al-i İm ran Su re si, 7)
Bu kim se ler as lın da Ku ran ayet le ri ni vic da nen an la dık la rı
hal de, ken di ne fis le ri nin is tek le ri doğ rul tu sun da ha re ket ede -
rek ayet le rin an la mı nı çar pıt ma ya ça lı şır lar. Özel lik le de ken di