Page 76 - Resullerin Mücadelesi
P. 76
Resullerin Mücadelesi
"Fi ra vun kav mi nin ön de ge len le ri de di ler ki: 'Bu ger çek ten bil -
gin bir bü yü cü dür'." (Araf Su re si, 109)
"An dol sun, Biz Mu sa'yı ayet le ri miz le ve apa çık bir de lil le gön -
der dik; Fi ra vun'a, Ha man'a ve Ka run'a. Ama on lar: (Bu,) Ya lan
söy le yen bir bü yü cü dür" de di ler." (Mü min Su re si, 23-24)
Ku ran'da bu "bü yü cü lük" suç la ma sı nın in kar cı lar ara sın da ne re -
dey se ge le nek sel leş miş ol du ğu da şöy le bil di ril mek te dir:
"İş te böy le; on lar dan ön ce ki ler de bir el çi gel me yi ver sin, mut -
la ka: 'Bü yü cü ve cin len miş' de miş ler dir. On lar bu nu (ta rih bo -
yun ca) bir bir le ri ne va si yet mi et ti ler? Ha yır; on lar, 'az gın ve taş -
kın (ta ğiy)' bir ka vim dir ler." (Za ri yat Su re si, 52-53)
Ya lan cı lık if ti ra sı
Tüm bu üstteki iftiraların yanı sıra, Kuran'da haber verilen bir
başka iftira da, önde gelenlerin Resulü "yalancılık"la suçlamalarıdır.
Önde gelenlerin en büyük endişelerinden biri, Resulün anlattığı
gerçeklerin kabul görmesi, Allah'ın emrettiği güzel ahlak sisteminin
kavim tarafından benimsenmesidir. Bu durumda kendi batıl (boş,
temelsiz, sahte, yalana dayalı) sistemleri çökecek ve kendi güç ve ik-
tidarları da yıkılacaktır.
Üstte saydığımız iftiralar da (Resulü çıkar peşinde koşmakla suç-
lamak, delilik ve büyücülük iftiraları), aslında Resulü kendilerince
yalanlamaya yöneliktir. Yapmak istedikleri, Resulün Allah'ın elçisi
olduğunu ve dolayısıyla tüm bildirdiklerinin de gerçeğin ta kendisi
olduğunu gizlemektir. Aksi halde, neredeyse hiç kimse "ben Allah'ın
elçisine karşı geliyorum" diyerek Resule açıktan düşmanlık yapamaz.
Kuran'da, Resullere yapılan "yalancılık" suçlamaları şöyle haber
verilmektedir:
74