Page 5 - Risale-i Nur - Barla Lahikası
P. 5
BARLA LÂHİKASI 7
İşte Hazret-i Üstad'ın bu gibi şübhe götürmez Hakikatlara ve
mes'elelere isabetle parmak basıp dikkati çekmesi, Talebelerini ikazda
bulunması, elbette bu Hizmet-i Kudsiyenin ehemmiyeti iktizasındandır.
Hem bu Lâhikaların bir kısmı, ihtiyaca binaen yazılmış ve yazdırılmış
ihtarlar olması ve aynı ihtiyacın her zaman tekerrürü melhuz
bulunduğundan daima müracaat olunacak Hikmetleri ve Düsturları
muhtevidir. Nitekim yüzer vakıalar, hâdiseler ve mes'elelerde bu ihtiyaç,
kendini göstermiştir.
Nurların birinci Talebesi Hulusi Bey, Hazret-i Üstad'a arzettiği bir
Mektubunda "Dünyayı unutmak isteseniz başka hiçbir sebeb olmasa
dahi, yalnız bu mübarek Sözlerle rabıta peyda eden insanların rica
edecekleri izahatı vermek isteyecek ve cevabsız bırakmayacaksınız...
Allah için sizi sevenlere ve sizden istizahta bulunanlara yazdığınız pek
kıymetli yazılarla Meclis-i İlmînizde takrir buyurduğunuz mütenevvi ve
Sözler'e bile geçmeyen mesail, kat'iyyetle gösteriyorlar ki; ihtiyaç da,
Hizmet de bitmemiştir." demekte ve Nurların Hizmetinde ikaz, ihtar ve
irşadlara ihtiyaç bulunacağını ifade etmektedir ki, ondan sonra zuhur
eden ihtiyaca muvafık Lâhikalar, o Mübarek Zâtın isabetli sözünü teyid
etmiştir.
Bu Lâhikalarda görüleceği gibi, Nur Müellifi Aziz Üstadımız Risale-i
Nur'un Neşri, okunup yazılması gibi bizzât Nurlarla iştigale ehemmiyet
vermekte, Talebelerini daima teşvik etmektedir. Bunun lüzum ve Hikmeti
ise, şübhesiz izahtan vârestedir. Zira asrımızda Kâinat fenleri ve maddî
ilimler revaçta olup, yeni yetişen nesiller bu ilim ve fenleri okudukları;
hem tabiiyyun ve maddiyyunun Din ve Maneviyat aleyhindeki neşriyatı;
hem küfr-ü mutlak cereyanı ki, hiçbir din ve maneviyatı tanımayan ve
Allah'a İman Hakikatına karşı muaraza ederek dinsizliği neşreden,
İslâmî fikri zedeleyen ve bütün beşeriyeti tehdid eden, yeni nesillere ve
gençliğe imansızlık fikr-i küfrîsini aşılamak isteyen kitab, broşür, gazete
gibi neşir vasıtalarının İslâm ve İman düşmanlarınca ön plâna alındığı
böyle acib ve dehşetli bir zamanda elbette Risale-i Nur'a, okunmasına,
neşredilmesine şiddetle ihtiyaç ve zaruret var.
Çünki Risale-i Nur, Kur'an-ı Hakîm'in bir Mu'cize-i Maneviyesi
ve bu zamanın dinsizliğine karşı Manevî Atom Bombası olarak solculuk
cereyanlarının Maneviyat-ı Kalbiyeyi tahribine mukabil, Maneviyat-ı
Kalbiyeyi tamir edip ferden ferdâ İman-ı Tahkikîden gelen muazzam bir
Kuvvet ve Kudrete istinadı okuyucuların Kalblerine kazandırıyor. Ve bu
Vazifeyi de yine Mukaddes Kur'anımızın İlham ve İrşadıyla ve Dersiyle
îfa ediyor. Tefekkür-ü İmanî Dersiyle tabiiyyun ve maddiyyunun
boğulduğu