Page 198 - Darwinistlerin Bilmek İstemedikleri Gerçekler
P. 198

pülasyon geneti¤i verilerine göre tek bir türün bir baflka türe ev-
                  rimleflmesinin pratikte imkans›z oldu¤u sonucuna varm›flt›r. 2
                      Evrimciler ise bu gibi gerçekçi hesaplamalarla de¤il, hayal
                  ürünü senaryolarla konuya yaklaflmaktad›rlar. Evrimin varl›¤›n›
                  körü körüne kabul ettikleri için, bundan sonra önlerinde sadece
                  "hangi senaryo" sorusu kalmakta, onlar da bu soruya hayal güçle-
                  rinin yard›m›yla cevaplar aramaktad›rlar. Bu nedenledir ki, canl›-
                  lar›n kökeni konusunda birbirinden farkl› pek çok evrimci senar-
                  yoya rastlamak mümkündür. Kufllar›n tüyleri mi renkli; o zaman
                  Darwinizm bunu "renklilik do¤al seleksiyon vas›tas›yla seçildi¤i için
                  böyle oldu" diye yorumlar. Baz› kufllar›n renkleri daha m› soluk; o
                  zaman Darwinizm buna "renkleri soluk, çünkü do¤al seleksiyon vas›-
                  tas›yla soluk olanlar avantajl› k›l›nd›" diye cevap verir. Her durum
                  için do¤al seleksiyon merkezli bir senaryo üretmek mümkündür.
                  Ancak senaryolar sadece hayal gücüne dayanmaktad›r.
                      Bu nedenle evrim teorisi, bilimsel bir gerçeklik de¤ildir; Mark-
                  sizm veya Freudizm gibi dogmatik bir yorum fleklidir. Bu gerçek,
                  20. yüzy›l›n en büyük bilim felsefecisi olarak kabul edilen Karl
                  Popper taraf›ndan önemle vurgulanm›flt›r. Popper, her üçü de 19.
                  yüzy›l materyalizminin ürünü olan Darwinizm'in, Marksizm'in
                  ve Freudizm'in, aynen astroloji gibi bilim d›fl›nda kalan bir ö¤reti
                  oldu¤unu anlat›r. Astroloji, yani y›ld›z fal›, insanlar›n davran›flla-
                  r› ile y›ld›zlar›n hareketleri aras›nda bir "iliflki" oldu¤unu varsayar
                  ve sonra da yaflanan her olay› bu varsay›ma göre kendince aç›k-
                  lar. Örne¤in Sal› günü hasta m› oldunuz? Astrolojiye inanan bir

                  kifli, bunu "Jüpiter'in dünya üzerindeki etkisi"ne ba¤layabilir. Ertesi
                  gün iyileflirseniz, bu kez de Jüpiter'in etkisinin de¤iflti¤ini öne sü-
                  rer. Her durum için, kendince bir "aç›klama" getirir. Ama asl›nda
                  bizzat bu "aç›klamalar", astrolojinin bilimsel bir teori de¤il, tama-
                  men dogmatik bir inanç oldu¤unu göstermektedir. Çünkü her du-
                  rum için bir senaryo üretmek mümkündür, ama bu senaryolar›n


                 196       D Darwinistlerin Bilmek ‹stemedikleri Gerçekler r
                                                           i
                                                          d
                                                            k
                                                             e
                                                             l
                                                     t
                                                   s
                                                     e
                                                        e
                                                      m
                                                               r
                                                                      e
                                                                     ç
                                                                       k
                                                                         e
                                                                        l

                                                                i
                                                                 G
                                                                    r
                                                                   e
                                                   ‹
                                   s
                                  i
                                    t
                                      e
                                     l
                              r
                             a
                               w
                                 n
                                i
                                       r
                                              m
                                             l
                                               e

                                                 k
                                        n
                                        i

                                            i
                                           B
   193   194   195   196   197   198   199   200   201   202   203