Page 51 - İnsanın Apaçık Düşmanı Şeytan
P. 51
Adnan Oktar (Harun Yahya)
ro lü al tı na al mış tır. Bu in san lar far kın da ol ma dan en bü yük düş -
man la rı olan şey ta nın is te di ği ha ya tı ya şar ve onun pe şin den ce hen -
ne me gi der ler. Oy sa in san la rın yap ma sı ge re ken, şey ta nı çok iyi
ta nı mak ve onu düş man edin mek tir. Al lah ayette şöyle buyurur:
Ger çek şu ki, şey tan si zin düş ma nı nız dır, öy ley se siz de onu düş -
man edi nin... (Fa tır Su re si, 6)
Şeytanın farkına varmak, onu bir düşman olarak kavramak in-
sanı kurtuluşa götüren adımlardan biridir. Bunun için öncelikle şey-
tanın özelliklerini, daha sonra da kullandığı taktikleri bilmek
gerekir. Birçok Kuran ayetinde ayrıntılı olarak bildirilen bu özellikler
aşağıda ana başlıklar altında sıralanmıştır.
Sin si ve Ya lan cı dır
Şeytan, insanları doğru yoldan alıkoyabilmek için öncelikle ger-
çekleri örter. Bunun için en sık kullandığı yol ise sinsice yalan söy-
leyerek insanları kandırmaktır. Yalan yoluyla, sahte ve boş vaatler
vererek insanları kendi tarafına çekmeye çalışır. Daha iyi bir sosyal
statü, daha çok para, daha rahat bir hayat, hatta ahirette daha üstün
bir konum bile vaat eder. Ancak yalan söylediğini ve boş vaatlerde
bulunduğunu ahirette kendisi itiraf edecektir:
İş hük me bağ la nıp-bi tin ce, şey tan der ki: "Doğ ru su, Al lah, si ze
ger çek olan va adi va at et ti, ben de si ze va atte bu lun dum, fa kat
si ze ya lan söy le dim… (İb ra him Su re si, 22)
Fa kat bu iti raf an cak dün ya ha ya tı so na er dik ten son ra, şey tan
ve dost la rı kı ya met gü nü haş re dil dik le ri za man ger çek le şir. El bet te
bu ger çe ği öğ ren mek şey ta nın dost la rı na hiç bir fay da sağ la maz.
Hep si ta rih bo yu şey ta na ta bi olan di ğer in san lar la be ra ber ce hen -
ne me gi rer ler.
49