Page 190 - Kehf Suresinden Ahir Zamana İşaretler
P. 190

KEHF SURES‹'NDEN AH‹R ZAMANA ‹fiARETLER


                 n›zla yararlanmaya bakt›n›z ve siz
                 de (dünyaya ve zevke) dalanlar gi-
                 bi dald›n›z. ‹flte onlar›n dünyada
                                                       Tevbe edenler, ibadet
                 ahirette bütün yap›p-ettikleri
                 (amelleri) bofla ç›km›flt›r ve iflte on-  edenler, hamd edenler,
                 lar kayba u¤rayanlard›r. (Tevbe      (‹slam u¤runda) seyahat
                 Suresi, 69)                           edenler, rükû edenler,
                 Ayetlerde inkar edenlerin tüm ça-
                                                        secde edenler, iyili¤i
             balar› bofla giderken, iman edenlerin
                                                       emredenler, kötülükten
             her iyiliklerinin en güzeliyle karfl›l›k
                                                      sak›nd›ranlar ve Allah'›n
             bulaca¤› da müjdelenmektedir. Onlar›n
                                                        s›n›rlar›n› koruyanlar;
             hiçbir amellerinin bofla ç›kar›lmayaca¤›
                                                       sen (bütün) mü'minleri
             bir ayette flöyle haber verilir:
                                                               müjdele.
                 Nitekim Rableri onlara (dualar›n›
                 kabul ederek) cevab verdi: "fiüphe-      (Tevbe Suresi, 112)
                 siz Ben, erkek olsun, kad›n olsun,
                 sizden bir iflte bulunan›n iflini bo-
                 fla ç›karmam. Sizin kiminiz kimi-
                 nizdendir. ‹flte, hicret edenlerin,
                 yurtlar›ndan sürülüp-ç›kar›lanlar›n ve yolumda iflkence görenlerin, çarp›fl›p
                 öldürülenlerin, mutlaka kötülüklerini örtece¤im ve onlar›, altlar›ndan ›r-
                 maklar akan cennetlere sokaca¤›m. (Bu,) Allah kat›ndan bir karfl›l›k (se-
                 vap)t›r. (O) Allah, karfl›l›¤›n (sevab›n) en güzeli O'nun kat›ndad›r." (Al-i ‹m-
                 ran Suresi, 195)




























                                              188
   185   186   187   188   189   190   191   192   193   194   195