Page 446 - Tevrat'tan Hikmetler ve Güzel Öğütler
P. 446

TEVRAT’TAN HİKMETLER VE GÜZEL ÖĞÜTLER






                  la, lacivert, mor, kırmızı iplikle, özenle dokunmuş ince ketenden
                  yap... Üzerine dört sıra taş yuvası kak. Birinci sırada yakut, topaz,
                  zümrüt; ikinci sırada firuze, laciverttaşı, aytaşı; üçüncü sırada
                  gökyakut, agat, ametist; dördüncü sırada sarı yakut, oniks ve
                  yeşim olacak. Taşlar altın yuvalara kakılacak. (Mısır’dan Çıkış,
                  28:15-20)

                  Göğüslük için saf altından örme zincirler yap. İki altın halka yap,
                  göğüslüğün üst iki köşesine birer halka koy. İki örme altın zinciri
                  göğüslüğün köşelerindeki halkalara tak. (Mısır’dan Çıkış, 28:22-24)


                  Efodun altına giyilen kaftanı salt lacivert iplikten yap... Kaftanın
                  kenarını çepeçevre lacivert, mor, kırmızı iplikten nar motifleriyle
                  beze, aralarına altın çıngıraklar tak. Eteğin ucu bir altın çıngırak, bir
                  nar, bir altın çıngırak, bir nar olmak üzere çepeçevre kaplanacak.
                  (Mısır’dan Çıkış, 28:31-34)

                  İnce ketenden işlemeli bir mintan doku, ince ketenden bir sarık,
                  bir de nakışlı kuşak yap. (Mısır’dan Çıkış, 28:39)


                  ... Ayrıca Rab'bin Musa'ya buyurduğu gibi Harun'a kutsal giysiler
                  yapıldı. Efodu altın sırmayla lacivert, mor, kırmızı iplikle, özen-
                  le dokunmuş ince ketenden yaptılar. (Mısır’dan Çıkış, 39:1-2)

                  Altını ince tabakalar halinde dövüp lacivert, mor, kırmızı iplik
                  ve ince keten arasına ustaca işlemek için tel tel kestiler. Efodun
                  iki köşesine tutturulmuş omuzluklar yaparak birleştirdiler. Efodun

                  üzerindeki ustaca dokunmuş şerit efodun bir parçası gibi altın
                  sırmayla lacivert, mor, kırmızı iplikle, özenle dokunmuş ince ke-
                  tendendi; tıpkı Rab'bin Musa'ya buyurduğu gibiydi. (Mısır’dan
                  Çıkış, 39:3-5)









                                                444
   441   442   443   444   445   446   447   448   449   450   451