Page 143 - Deniz Altındaki Muhteşem Dünya
P. 143
Harun Yahya
(Adnan Oktar)
sız bir iddiayı ortaya atıp sonra "her şeyi tesadüfler yaptı" şeklin-
deki mantık dışı açıklamalar getirmektir. Çünkü Darwinizm, bilimle,
akılla, delillerle değil, sahtekarlıklarla, hikayelerle, aldatmacalarla ortaya çık-
mış ve insanlara zorla dayatılmış bir teoridir.
Evrimci bir biyolog olmasına rağmen Richard Ellis, söz konusu canlılarla ilgili Dar-
winistlerin içinde bulunduğu bu açmazı şöyle ifade etmektedir:
Günümüzde deniz kaplumbağalarının karada yaşayan fakat denize dönen
sürüngenlerden geldiğine inanılır, fakat herhangi bir ara geçiş formu tespit edi-
lememiştir. Fosilleşmiş kara kaplumbağaları bulunmaktadır, bunların sütun ben-
zeri bacakları ve pençeli ayakları bulunur. Fosilleşmiş deniz kaplumbağaları-
nın ise yüzgeçleri vardır, fakat fosil kayıtlarında yarı suda yaşayan kap-
lumbağalara benzer bir canlı bulunmamaktadır. 97
Deliller çok açık göstermektedir ki kara ve deniz kaplumbağaları ayrı fizyolojik özel-
liklerle yaratılmış, tamamen farklı canlılardır. İkisi arasında ise herhangi bir geçiş yok-
tur. Nitekim evrimci paleontolog Robert Carroll da bunu şu şekilde kabul etmektedir:
"Kaplumbağaların kabukları kolaylıkla fosilleşmelerine ve küçük parçalar bile ko-
laylıkla fark edilmesine rağmen, şimdiye dek daha eskiye ait, daha ilkel bir
kaplumbağa tanımlanmamıştır." 98
Burada şunu hatırlatmak gerekir ki, evrimcilerin ara fosil açmazı yalnızca deniz kap-
lumbağaları ile sınırlı değildir. 150 yıldan fazla süredir devam eden ve 350 milyondan
fazla fosilin çıkarıldığı kazılarda, tek bir tane bile ara fosil bulunmamıştır, bulun-
ması da imkansızdır. Fosil kayıtları aşama aşama evrimleşen değil, bugünkü mükem-
mel halleriyle ortaya çıkmış ve yaşamış canlılarla doludur. Deniz kaplumbağaları da
200 milyon yıldır tarih sahnesinde bugünkü kusursuz yapılarıyla yer al-
maktadırlar.
141