Page 132 - Atatürk ve Gençlik
P. 132
130
lerde yaşadıklarını göstermektedir. (Alan Walker, Science, c. 207,
1980, s. 1103; A. J. Kelso, Physical Antropology, 1. baskı, New
York: J. B. Lipincott Co., 1970, s. 221; M. D. Leakey, Olduvai
Gorge, c. 3, Cambridge: Cambridge University Press, 1971, s. 272)
Evrimciler "Australopithecus > Homo habilis > Homo erectus
> Homo sapiens" sıralamasını yazarken, bu türlerin her birinin,
bir sonrakinin atası olduğu izlenimini verirler. Oysa paleoan-
tropologların son bulguları, Australopithecus, Homo habilis ve
Homo erectus'un dünya'nın farklı bölgelerinde aynı dönemler-
de yaşadıklarını göstermektedir. (Alan Walker, Science, c. 207,
1980, s. 1103; A. J. Kelso, Physical Antropology, 1. baskı, New
York: J. B. Lipincott Co., 1970, s. 221; M. D. Leakey, Olduvai
Gorge, c. 3, Cambridge: Cambridge University Press, 1971, s.
272)
Dahası Homo erectus sınıflamasına ait insanların bir bölü-
mü çok modern zamanlara kadar yaşamışlar,.Homo erectus ve
Homo sapiens aynı ortamda yan yana bulunmuşlardır. (Jeffrey
Kluger, “Not So Extinct After All”, Time, 24 Haziran 2001)
Bu ise elbette bu sınıfların birbirlerinin ataları oldukları iddia-
sının geçersizliğini açıkça ortaya koymaktadır. Harvard
Üniversitesi paleontologlarından Stephen Jay Gould, kendisi de
bir evrimci olmasına karşın, Darwinist teorinin içine girdiği bu
çıkmazı şöyle açıklar:
Eğer birbiri ile paralel bir biçimde yaşayan üç farklı hominid (insa-
nımsı) çizgisi varsa, o halde bizim soy ağacımıza ne oldu? Açıktır
ki, bunların biri diğerinden gelmiş olamaz. Dahası, biri diğeriyle
karşılaştırıldığında evrimsel bir gelişme trendi göstermemektedir-
ler. (S. J. Gould, Natural History, c. 85, 1976, s. 30)
Kısacası, medyada ya da ders kitaplarında yer alan hayali bir-
ATATÜRK VE GENÇL‹K