Page 106 - Darwin'in Türk Düşmanlığı
P. 106
104 DARWIN‹ZM'‹N TÜRK DÜfiMANLI⁄I
lar›n›n gerçek d›fl› oldu¤unu göstermeye henüz yeterli de¤ildi. Öyle ki
Darwin'in, varsay›mlar›n› öne sürdü¤ü dönemde genetik, mikrobiyo-
loji, biyomatematik gibi bilim dallar›n›n daha hiçbiri ortada yoktu. O
dönemde genetik kanunlar› ve kromozomlar›n yap›s› biliniyor olsay-
d›, Darwin, Lamarck'tan devrald›¤› "edinilen fiziksel özelliklerin son-
raki nesillere aktar›lmas›" iddias›na asla kalk›flmayacakt›.
Yine o dönemde bilim dünyas›, hücrenin yap›s› ve fonksiyonlar›
hakk›nda son derece yüzeysel bir anlay›fla sahipti. E¤er Darwin elekt-
ron mikroskobu gibi bir teknolojiye sahip olsayd›, hücredeki ve hücre-
nin organellerindeki ak›l almaz karmafl›kl›¤a bizzat flahit olacakt›. ‹çi-
çe geçmifl böyle muhteflem bir sistemin küçük küçük de¤iflimlerle
meydana gelemeyece¤ini kendi gözleriyle görecekti. E¤er biyomate-
matik gibi bir bilim dal›ndan haberi olsayd›, de¤il hücrenin, tek bir
protein molekülünün bile rastlant› ve tesadüflerle oluflamayaca¤›n›
anlayacakt›.
K›saca, sözünü etti¤imiz bu bilimler Darwin'in tezlerinden daha
önce keflfedilmifl olsayd›, Darwin, teorisinin tamamen bilim d›fl› oldu-
¤unu görecek ve böyle anlams›z bir iddiaya kalk›flmayacakt›. Zira tür-
leri belirleyen bilgiler genlerde mevcuttu ve Darwinizm'in temeli olan
do¤al seleksiyonun genlerde de¤ifliklikler meydana getirerek yeni tür-
ler türetmesi mümkün
de¤ildi.
Louis Pasteur, evrim teorisi-
nin dayana¤› olan "cans›z
madde canl›l›k oluflturabilir"
iddias›n› yapt›¤› deneylerle
geçersiz k›ld›.