Page 40 - Hayalin Diğer Adı Madde
P. 40
İNSANLAR MADDENİN ASLINI GÖRDÜKLERİNİ
ZANNETSELER BİLE, BEYNİMİZİN DIŞINDA IŞIK,
SES, RENK YOKTUR, SADECE ENERJİ VARDIR
Yaşadığımız herşeyin beynimizde oluşan algılar bütünü olduğu bilimsel olarak kanıtlanmış
bir gerçek olmasına rağmen, bazı insanlar, beynimizin dışında bu görüntülerin asıllarını
gördüklerini zan ve iddia ederler. Bu, hiçbir zaman ispatlayamayacakları bir iddiadır. Daha önce
de belirtildiği gibi beynimizin dışında ne ses, ne ışık, ne de renkler bulunmaktadır. Işık, dışarıda
enerji dalgaları veya enerji paketçikleri şeklinde bulunur ve ancak retinaya çarptığında bildiğimiz
ışık kavramı ile karşılaşırız. Benzer şekilde dışarıda ses de yoktur. Sadece enerji dalgaları vardır. Bu
dalgaların bazıları da kulağımıza ve oradan beynimize geldiğinde ses oluşur. Dışarıda renk de
yoktur. Renk yoktur derken insanların aklına siyah, beyaz veya gri bir görüntü gelebilir. Oysa
bunlar da birer renktirler. Beynimizin dışındaki dünyada ise siyah, beyaz, gri dahi yoktur. Sadece
farklı şiddet ve frekanslara sahip enerji dalgaları bulunur ve bu enerji dalgaları sadece göz
hücrelerimiz ve beynimiz aracılığı ile renklere dönüştürülürler.
"Maddenin aslını görüyorum" diye ısrar edenlerin iddialarını geçersiz kılan bilim dallarından
bir diğeri ise kuantum fiziğidir. Kuantum fiziğinin bize gösterdiği en önemli gerçeklerden biri,
materyalistlerin, dokunduklarında sertliğini hissettikleri için mutlak bir varlık sandıkları
maddenin, aslında % 99.9999999'unun boşluk olduğudur. Fizik ve psikoloji alanında yaptığı
çalışmalarla tanınan ve özellikle insan bilinci hakkındaki açıklamaları ile birçok kitaba sahip olan
Peter Russel, From Sci en ce To God (Bilimden Allah'a) isimli kitabından derlenerek hazırlanan bir
makalesinde bu gerçeği şöyle açıklamaktadır:
Örneğin madde ile ilgili düşüncelerimizi ele alın. 2000 yıldır, atomların katı maddeyi
oluşturan küçük toplar olduklarına inanıldı. Daha sonra, fizikçiler atomların daha küçük
atomaltı parçacıklardan (elektronlar, protonlar ve nötronlar gibi) oluştuğunu buldular.
Model, ortada bir çekirdek ve çevresinde dönen elektronlara dönüştü.
Bir atom çok küçüktür. Çapı 25.4 milimetrenin milyarda biri kadardır. Ancak atomaltı
parçacıklar, atomdan yüz binlerce kez daha küçüktür. 20. yüzyılın başlarında İngiliz fizikçi Sir
Arthur Eddington “mad de bir ha ya let gi bi boş bir me kan” diyerek bu durumu açıklamıştır.
Daha açık konuşmak gerekirse, maddenin % 99.9999999'u boştur. Kuantum teorisinin
ilerlemesi ile, bu küçük atomaltı parçaçıkların dahi katı maddeler olamayacakları bulundu.
Hatta maddeye benzer hiçbir yönleri yok. Daha çok bulut kümeleri gibiler. Çoğunlukla
parçacık şeklinde değil de dalga şeklinde görünüyorlar. (Pe ter Rus sell, The Mystery of Cons ci -
ous ness and the Me aning of Light (Bi lin cin Gi ze mi ve Işı ın An la mı), 12 Ekim 2000,
l
http://www.ar ing to nins ti tu te.org/ fu tu re di ti on/From_Sci en ce_To_God.htm)
Görüldüğü gibi bilimsel bulgular, beynimizin dışında sadece enerji dalgalarının, enerji
paketçiklerinin bulunduğunu bizlere göstermektedir. Beynimizin dışında ne ışık ne ses ne de
renkler vardır. Dahası, maddeyi oluşturan atomlar ve atomaltı parçacıklar da gerçekte boşluktan
meydana gelen enerji kümeleri gibidirler. Sonuçta madde boşluktan oluşmaktadır.
Gerçekte Allah maddeyi bir görüntü olarak, bu özellikler ile yaratmaktadır.