Page 167 - Gözdeki Mucize
P. 167
Adnan Oktar (Harun Yahya)
keser ve su yüzeyindeki yansıma durur. Böylece yüzeydeki balıkla-
rı rahatça görebilir.
Balıkçıl böyle bir hareket yapmasaydı, ışığın yansıması sonucu
avının yerini tespit edemeyecek ve açlıktan ölecekti. Fakat nasıl
olmuşsa olmuş, doğan her deniz kuşu ışığın kırılması gibi bir fizik
kanunundan haberdar olarak doğmuş ve buna karşı bir önlem
alması sağlanmıştır. Bu hareketi diğer bazı deniz kuşlarının da yap-
tığı düşünülürse acaba kuşlar toplanıp bu sorunu kendi aralarında
bir karar alarak mı çözdüler ya da bir süre fizik dersi görüp, dene-
me yanılma yoluyla edindikleri tecrübeleri, fizik bilgileri ile birleş-
tirerek mi bu yöntemi buldular? Tabii ki düşünme, akıl, muhakake-
me gücü gibi özelliklerden yoksun, şuur sahibi olmayan bu canlıla-
ra bu özellikleri bahşeden üstün akıl sahibi olan Yüce Rabbimiz’dir.
Avcı Kuşların Keskin Gözleri
Binlerce metre yüksekte uçan kartallar, bu mesafeden yeryüzü-
nü bütün detaylarıyla tarayacak gözlere sahiptirler. Gelişmiş savaş
uçaklarının binlerce metreden hedeflerini tespit etmesi gibi, kartal
yer üzerindeki en küçük hareketi, en küçük renk farkını algılayarak
avını tespit eder.
Retinada en keskin görüşün, koni hücrelerinin en yoğun şekil-
de bulunduğu fovea adı verilen bir bölümde olduğunu söylemiştik.
Kartalların gözlerinde ise iki fovea vardır. İki foveaya sahip olmak
son derece keskin bir görüş kabiliyeti sağlar. İnsan gözünde tek bir
fovea (binoküler fovea) vardır. Bir nesneye baktığımızda her iki göz
de aynı nesneye bakar ve iki gözün görüşü beyinde birleştirilerek
derinlik algısı oluşur. Kartalların gözlerinde ise insanlarda olduğu
gibi binoküler foveanın yanı sıra her iki gözün ayrı ayrı yanları da
görmesini mümkün kılan monoküler görme için ayrı birer fovea
vardır. Böylece keskinliğin yanı sıra hem ön hem de yan taraflar
aynı anda görülebilir.
165