Page 768 - Risale-i Nur - Sözler
P. 768
770 SÖZLER
ِ
içinde, ( ترونت ارس) Sırrıyla perde altında Risale-i Nur Eserleri gibi Eserler
ْ َ َّ َ َ ً
ِّ
neşretmek ve böylece cihanın maddî manevî "Fâtih"i olan Resul-i Ekrem
Aleyhissalâtü Vesselâm'ın Sünnet-i Seniyesinin bir Hizmetkârı olarak,
bugün milyonlara baliğ olan bir câmiayı, İnayet-i İlahî ile, Kur'an-ı Hakîm'in
Cadde-i Kübrasında Selâmetle ilerletmek ve Mü’minlerin ve beşeriyetin
sadece dünyalarını değil, ebedî Saadetlerini temine Risale-i Nur gibi bir
Eserle vesile olmak; bu mezkûr hususiyetlerin manevî şahsında toplanması,
Risale-i Nur Müellifi Bediüzzaman Said Nursî gibi, tarihte hangi bir Zâta
daha nasib olmuştur acaba?.
Evet Kardeşlerim! Risale-i Nur, öyle bir Ziya-i Hakikat, öyle bir Bürhan-
ı Hak ve bir Sirac-ı Hakikat neşrediyor ve iki cihanın Saadetini temin edecek,
Kur'an ve Îman Hakikatlarını Ders veriyor ve öyle bir Lütf-u İlahîdir ki:
Yirmibeş seneden beri, çoluk-çocuk, genç-ihtiyar, kadın-erkek, muallimi,
feylesofu, talebesi, Âlimi, Mutasavvıfı gibi, herbir Tabaka-i İnsaniye, bu
Nur'un âşıkı, bu Nur'un pervanesi, bu Nur'un meclubu, bu Nur'un muhibbi
olmuşlar; bu Nur'a koşmuşlar, bu Nur'un sinesine atılmışlar, bu Nur'dan
meded istemişler. Milyonlarca bahtiyar kimselerden müteşekkil muazzam
bir kütle, bu Nurla nurlanıp, bu Nurla kurtulmuşlardır.
Evet Kardeşlerim! Mahzen-i Mu’cizat ve Mu’cize-i Kübra olan Kur'an-ı
Azîmüşşan'ın hakikî bir Tefsiri olan Risale-i Nur, o kadar merakâver, o kadar
cazibedar, o kadar dehşetli ve muazzam Hakikatları Ders veriyor ve mesaili
isbat ediyor ki; Îman ve İslâmiyet'in kıt'alar genişliğinde İnkişaf ve
Fütuhatına medar oluyor ve olacaktır.
Evet Risale-i Nur, Kalblere o derece bir Aşk ve Muhabbet, Ruhlara o
kadar bir Vecd ve Heyecan vermiş, Akıl ve mantıkları öyle bir tarzda ikna
etmiş ve öyle bir İtminan-ı Kalb hasıl etmiştir ki, milyonlarca Nur
Talebelerine, kendini defalarca okutmuş, yazdırmış ve bir ömür boyunca
mütalaa ettirmiş ve senelerden beri âdeta kendi kendini neşretmiştir.
Aziz Kardeşlerim! Ecnebi parmağıyla idare edilen zendeka komiteleri,
İslâmiyeti imha için, İslâm memleketlerinde, bilhassa Türkiye'de, öyle
desiselerle entrikalar çevirmişler, haince dolaplar döndürmüşler, hunharane
ve vahşiyane zulümler irtikâb ve şeytanî ve menfur plânlar tatbik etmişler ve
iğfalatta bulunmuşlar; iblisane, sinsî metodlar takib etmişler ve kardeşi
kardeşe çarpıştırmışlar ve öyle aldatıcı yalan ve propagandalar ve yaygaralar
yapmışlar, fitne ve fesad ve tefrika tohumları saçmışlardır ki; bunlar İslâm'ın
bünyesinde derin rahneler açmış ve büyük tahribatlar yapmıştır.