Page 98 - Ahir Zaman ve Dabbetül Arz
P. 98

96


                                              Harun Yahya

                         (Allah'tan getirdi¤i) sözüdür; (Tekvir Suresi, 19)
                         O (Kur'an) da kovulmufl fleytan›n sözü de¤ildir. (Tekvir Su-
                         resi, 25)
                         Onlar, yine de o sözü (Kur'an'›) gere¤i gibi düflünmediler
                         mi, yoksa onlara, geçmiflteki atalar›na gelmeyen bir fley mi
                         geldi? (Müminun Suresi, 68)
                         "Bu, bir befler sözünden baflkas› de¤ildir." (Müddessir Su-
                         resi, 25)
                         Hiç flüphesiz o (Kur'an), flerefli bir elçinin kesin sözüdür.
                         O, bir flairin sözü de¤ildir. Ne az inan›yorsunuz? Bir kahi-
                         nin de sözü de¤ildir. Ne az ö¤üt al›p-düflünüyorsunuz?
                         (Hakka Suresi, 40-42)

                         Yukar›daki ayetlerde de görüldü¤ü gibi "kavl" kelimesi
                    baz› ayetlerde Kuran'› -Allah'›n sözünü- tan›mlamak için kulla-
                    n›lmaktad›r. Kuran'da "kavl" kelimesi ile Kuran'a iflaret edilen
                    di¤er ayetler ise flu flekildedir:
                         Onlar, sözün en güzeline iletilmifllerdir ve övülen do¤ru
                         yola iletilmifllerdir. (Hac Suresi, 24)
                         Andolsun, Biz ö¤üt al›p-düflünsünler diye, sözü birbiri ar-
                         d›nca dizip-indirdik. (Kasas Suresi, 51)
                         Ki onlar, sözü iflitirler ve en güzeline uyarlar. ‹flte onlar,
                         Allah'›n kendilerini hidayete erdirdi¤i kimselerdir ve on-
                         lar, temiz ak›l sahipleridir.  (Zümer Suresi, 18)
                         Gerçek flu ki, Biz senin üzerine 'oldukça a¤›r' bir söz (vahy)
                         b›rakaca¤›z. (Müzzemmil Suresi, 5)
                         "Kavl" kelimesi Secde Suresi'nin 13. ayetinde Allah'›n sö-
                    zünün -vaadinin- gerçekleflmesi olarak kullan›lmaktad›r:
                         E¤er Biz dilemifl olsayd›k, her bir nefse kendi hidayetini
                         verirdik. Fakat Benden ç›kan flu söz gerçekleflecektir: "An-
                         dolsun, cehennemi cinlerden ve insanlardan (‹nkar eden-
                         lerle) tamam›yla dolduraca¤›m."
   93   94   95   96   97   98   99   100   101   102   103