Page 535 - Üst Akıl İngiliz Derin Devleti'nin İç Yüzü 2. Cilt
P. 535
Adnan Harun Yahya
Bu kalkışma sırasında milletimizin sağduyusunu mükemmel şekilde gör-
müş olan İngiliz derin devleti boş durmayacak, kendince denemeler yapmaya
devam edecektir. İngiliz derin devletini yenilgiye uğratmak, Türk Milleti'nin
kaderindedir. Dolayısıyla tehdidin nereden geldiğini iyi bilerek, teyakkuzu
hiç elden bırakmamak gerekmektedir.
Büyük Önder Atatürk'ün aşağıdaki sözleri, Türk Milleti'nin bakış açısının
mükemmel bir özetidir:
Ulusumuzun kurduğu devletin alınyazısına, bağımsızlığına kimseyi karıştır-
mayız. Milletimizin menfaatleriyle ilgili hususlarda yabancıların fikirlerinin
önemi yoktur. Biz, gidişatımızı yabancıların görüşlerine uydurma güçsüzlü-
ğünü kötü görenlerdeniz! (Nutuk - 1927)
Yüce Rabbimiz şöyle buyurmuştur:
Güzel şehrin bitkisi, Rabbinin izniyle çıkar; kötü olandan ise kavruktan
başkası çıkmaz. İşte Biz, şükreden bir topluluk için ayetleri böyle çeşitli bi-
çimlerde açıklıyoruz. (Araf Suresi, 58)
Kadife Devrimin Kanlı Sonucu: Arap Baharı
"Diktatörlerden kurtuluş", "özgürlük mücadelesi", "demokrasi hareketleri"
gibi sloganlarla başlatılan ve Arap dünyasının kurtuluş mücadelesi şeklinde
bütün dünyaya servis edilen Arap Baharı isyanları, gerçekte İngiliz derin dev-
letinin sinsi oyunlarından biridir. Ne acıdır ki Arap dünyası büyük ölçüde bu
sinsi oyunun pençesine düşmüş, bunun sonucunda milyonlarca Müslüman
şehit olmuş, ülkeler İngiliz derin devleti denetimindeki kurumlar tarafından
istila edilmiş ve terör örgütleri güçlenmiştir.
Arap Baharı isyanları, aslında İngiliz derin devletinin "halk hareketleri"ni
organize ederek, ülkeleri içten yok etme stratejisinin önemli bir örneğidir.
Keza söz konusu isyanların gerçekleştiği pek çok ülkede yönetimler değişmiş,
İngiliz derin devletinin istediği olmuş; fakat Müslüman halk iç çatışmalarla
dolu bir dünyaya adım atmıştır. Arap Baharı isyanlarının gerçekleştiği ülkelere
şöyle bir bakıldığında tümünde korkunç istikrarsızlıkların ve kargaşanın de-
vam ettiği görülecektir. Söz konusu ülkelerin hiçbiri, Sorosçuların vaat ettiği
"özgürlük ve demokrasi"ye ulaşabilmiş değildir. Elde ettikleri tek şey, kardeşin
kardeşe nefreti ve gitgide artan terördür.