Page 632 - Üst Akıl İngiliz Derin Devleti'nin İç Yüzü 2. Cilt
P. 632

Son derece kompleks yapılara sahip olan proteinlerin ve nükleik asitlerin
                       (RNA ve DNA) aynı yerde ve aynı zamanda rastlantısal olarak oluşmaları
                       aşırı derecede ihtimal dışıdır. Ama bunların birisi olmadan diğerini elde et-

                       mek de mümkün değildir. Dolayısıyla insan, yaşamın kimyasal yollarla or-
                       taya çıkmasının asla mümkün olmadığı sonucuna varmak zorunda kalmak-
                       tadır. (Leslie E. Orgel, The Origin of Life on Earth, Scientific American, c. 271,

                       Ekim 1994, s. 78)

                       Kuşkusuz eğer hayatın kör tesadüfler neticesinde kendi kendine ortaya

                  çıkması imkansız ise, bu durumda hayatın yaratıldığını kabul etmek gerekir.
                  Bu gerçek, en temel amacı Yaratılış'ı reddetmek olan evrim teorisini açıkça

                  geçersiz kılmaktadır.


                       Evrimin Hayali Mekanizmaları


                       Darwin'in teorisini geçersiz kılan ikinci büyük nokta, teorinin "evrim
                  mekanizmaları" olarak öne sürdüğü iki kavramın da gerçekte hiçbir evrim-
                  leştirici güce sahip olmadığının anlaşılmış olmasıdır.


                       Darwin, ortaya attığı evrim iddiasını tamamen "doğal seleksiyon" meka-
                  nizmasına bağlamıştı. Bu mekanizmaya verdiği önem, kitabının isminden de

                  açıkça anlaşılıyordu: Türlerin Kökeni, Doğal Seleksiyon Yoluyla...

                       Doğal seleksiyon, doğal seçme demektir. Doğadaki yaşam mücadelesi
                  içinde, doğal şartlara uygun ve güçlü canlıların hayatta kalacağı düşüncesine

                  dayanır. Örneğin yırtıcı hayvanlar tarafından tehdit edilen bir geyik sürü-

                  sünde, daha hızlı koşabilen geyikler hayatta kalacaktır. Böylece geyik sürüsü,
                  hızlı ve güçlü bireylerden oluşacaktır. Ama elbette bu mekanizma, geyikleri
                  evrimleştirmez, onları başka bir canlı türüne, örneğin atlara dönüştürmez.


                       Dolayısıyla doğal seleksiyon mekanizması hiçbir evrimleştirici güce sa-
                  hip değildir. Darwin de bu gerçeğin farkındaydı ve Türlerin Kökeni adlı ki-

                  tabında "Faydalı değişiklikler oluşmadığı sürece doğal seleksiyon hiçbir
                  şey yapamaz" demek zorunda kalmıştı. (Charles Darwin, The Origin of Spe-

                  cies: A Facsimile of the First Edition, Harvard University Press, 1964, s. 184)











        ÜST AKIL İNGİLİZ DERİN DEVLETİNİN İÇYÜZÜ -2
   627   628   629   630   631   632   633   634   635   636   637