Page 261 - Evrim Aldatmacası
P. 261
A D N A N O K T A R ( H A R U N Y A H Y A )
Prokaryotik endosimbiyoz (yutma) belki de tüm endosimbiotik teo-
rinin dayandığı hücresel mekanizmadır. Eğer bir prokaryot bir diğe-
rini içine alamaz ise, endosimbiyozun nasıl kurulduğunu tahmin
etmek güçtür. Maalasef, prokaryot endositoz ve endosimbiyozun hiç-
bir örneği mevcut değildir. 167
Amerikalı biyolog L. R. Croft ise bu konuda şu yorumu yapar:
Bir bakterinin başka bir bakteriyi yutması hiçbir şekilde gözlemlen-
memişken, böyle bir iddiada bulunmak hiçbir şekilde bilimsel değil-
dir. Kaldı ki kloroplast, ribozom, mitokondri, lizozom gibi organeller
hücre dışına alınarak birbirlerinden ayrıldıklarında yaşayamamak-
tadır. 168
Görüldüğü gibi endosjmbiyoz teorisini destekleyici hiçbir gözlem
bulunmamaktadır. Evrimcilerin bu teoriye bağlılığı, yaşam formlarının
daha alt formlardan evrimleşmiş olduğuna dair hiçbir bilimsel delili ol-
mayan dogmatik inançlarından kaynaklanmaktadır. Bir hücre sahip ol-
duğu organellerle dev bir şehirden daha komplekstir. Tesadüfleri redde-
den bu kompleks organizasyonun Allah'ın yaratması ile olduğu açıktır.
ENCODE ve "Hurda DNA" Spekülasyonlarının
Geçersizliği
Francis Crick ve James Watson 1953 yılında DNA molekülünün
yapısını keşfettiklerinde, bütün dünyaya "hayatın sırrının çözüldüğünü"
duyurmuşlardı. Ayrıca DNA'nın anlamının, proteinleri kodlama yete-
neğinin altında gizli olduğunu düşünmüşlerdi. Daha sonraki çalışma-
larda DNA'nın sadece %2'sinin protein kodladığı keşfedilince, Susumu
Ohno ve David Comings tarafından 1972 yılında, DNA'nın geri kalan
%98'lik kısmı sözde "hurda" ya da "Junk DNA" olarak adlandırıldı.
Ardından gerçekleşen ve bilim adına en önemli çalışmalardan biri
olan Genom Projesi, DNA'da kayıtlı bulunan bilginin pek de hafife alı-
259