Page 367 - Evrim Aldatmacası
P. 367
A D N A N O K T A R ( H A R U N Y A H Y A )
Bu bağnazlık dünyaya çok büyük belalar getirmiştir. Çünkü Dar-
winizm'in ve ondan dayanak bulan materyalist felsefenin yaygınlaşma-
sıyla birlikte, "İnsan nedir?" sorusuna verilen cevap değişmiştir. Daha
önceden bu soruya "İnsan, Allah'ın yarattığı ve O'nun öğrettiği güzel
ahlaka göre yaşaması gereken bir varlıktır" cevabını veren insanlar,
"İnsan rastlantılarla var olmuş, yaşam mücadelesiyle gelişmiş bir hay-
vandır" diye düşünmeye başlamışlardır. Bu büyük yanılgının faturası ise
çok ağırdır. Irkçılık, faşizm, komünizm gibi vahşet ideolojileri ve diğer
pek çok barbar, çatışmacı dünya görüşü, bu yanılgıdan güç bulmuştur.
Bu bölümde Darwinizm'in insanlığa getirdiği bu belayı inceleye-
cek ve Darwinizm'in günümüzün en önemli global sorunlarından biri
olan "terörizm"le olan doğrudan bağlantısını açıklayacağız.
Darwinizm'in Yalanı: "Yaşam Bir Çatışmadır"
Darwin, teorisini geliştirirken şu temel yanılgıdan yola çıkmıştı:
"Canlıların gelişimi doğadaki yaşam mücadelesine bağlıdır. Bu
mücadeleyi güçlü olanlar kazanır. Zayıflar ise ezilerek yok olmaya
mahkumdurlar".
Darwin'in bilim dışı görüşüne göre, doğada acımasız bir yaşam
mücadelesi, daimi bir çatışma vardı. Güçlüler her zaman güçsüzleri alt
ediyor ve gelişme de bu sayede mümkün oluyordu. Türlerin Kökeni kita-
bına koyduğu şu altbaşlık da, onun bu görüşünü özetliyordu: "Türlerin
Kökeni: Doğal Seleksiyon ve Yaşam Mücadelesinde Kayırılmış Irkların
Korunması Yoluyla".
Dahası Darwin, "yaşam mücadelesi"nin insan ırkları arasında
da geçerli olduğunu öne sürmüştü. Bu gerçek dışı iddiaya göre, "kayı-
rılmış ırklar" bu mücadelede üstün geliyorlardı. Darwin, kayırılmış ırk-
ların, Avrupalı beyazlar olduğunu öne sürmüştü. Asyalı ya da Afrikalı
ırkları ise, yaşam mücadelesinde geri kalmış ırklar olarak tanımlamıştı.
Darwin daha da ileri giderek, bu ırkların dünya üzerindeki "yaşam
365