Page 211 - Rohingyalar Güzeldir
P. 211

Adnan Oktar (Harun Yahya)                        209





             gün silah ve bomba sesleri altında, bir gün bombalardan bir tanesinin
             kendi çatılarına isabet edeceği endişesiyle, yaşamaya devam ediyor. Ba-
             zıları her an kapılarının çalınması tedirginliği içinde. Kapılarını çalan-
             lar her an ev halkından birilerini alıp götürebilir. Üstelik o ailenin bir
             daha o kişiyi değil görmesi, haber alması bile mümkün olmaz. İşkence

             gören, tecavüz edilen, kurşuna dizilerek şehit edilen, ibadetlerini yap-
             malarına asla izin verilmeyen kadınlar, erkekler, yaşlılar, çocuklar,
             kundaktaki bebekler neden öldüklerini dahi bilmeden can veriyorlar.
             Çocuklar niçin herkes gibi okula gidemediklerini, neden evlerinin yı-
             kıldığını anlayamıyor... Kısacası bu ülkelerde hayat bizim bildiğimiz
             normal akışında devam etmiyor.

                  Savaşın tam ortasındaki masum insanların yaşadıkları bu zorluk-
             ları, neler düşündüklerini, nasıl muhtaç durumda olduklarını anla-
             mak hepimiz için çok önemli. Çünkü pek çok  insan güvenlik endişesi
             yaşamadan evinde rahatlıkla hayatını sürdürebiliyor. Birçok kişi iste-
             diğinde bir markete gidip istediğini rahatça alıp yiyebiliyor, istediğinde

             rahatlıkla tatil planları yapabiliyor. Dünyanın bir başka ülkesinde adını
             bilmediği, tanımadığı anneler, çocuklar, dedeler ve ninelerin başla-
             rına gelenleri önemsemeden, onların hayatları için endişelenmeden,
             sanki tüm bunlardan kendisi hiç sorumlu değilmiş gibi yaşamını sür-
             dürebiliyor.

                  Ancak, eğer herkes böyle yaparsa –istemeden ve bilmeden de
             olsa- dünyanın pek çok yerinde yaşanan bu insanlık dışı uygulamalara
             ortak olmuş olur. Savaşın acı görüntüleri iyi bir insanı rahatsız edebi-
             lir ve bu kimse bu konuyu zaman zaman dile getirebilir. Böyle bir in-
             san yeri geldiğinde savaşın kötülüğünü de anlatabilir. Ama vicdanlı ve
             imanlı bir insan bu rahatsızlığı kalben hisseder, kendini bire bir oradaki

             insanların yerine koyar. "Size ne oluyor ki, Allah yolunda ve: "Rab-
             bimiz, bizi halkı zalim olan bu ülkeden çıkar, bize Katından bir
             veli (koruyucu sahip) gönder, bize Katından bir yardım eden yolla"
   206   207   208   209   210   211   212   213   214   215   216