Page 57 - Gözardı Edilen Kuran Hükümleri
P. 57
Harun Yahya (Adnan Oktar) 55
Allah müminlerin birbirlerine karşı cahiliye ahlakına ait olan
bu davranışlarda bulunmalarını yasaklamıştır. Kuran'da Allah'ın
bu hükmü şöyle bildirilmektedir:
Ey iman edenler, bir kavim (bir başka) kavimle alay
etmesin, belki kendilerinden daha hayırlıdırlar; ka-
dınlar da kadınlarla (alay etmesin), belki kendilerin-
den daha hayırlıdırlar. Kendi nefislerinizi (kendi
kendinizi) yadırgayıp-küçük düşürmeyin ve birbiri-
nizi 'olmadık-kötü lakablarla' çağırmayın. İmandan
sonra fasıklık ne kötü bir isimdir. Kim tevbe etmez-
se, işte onlar, zalim olanların ta kendileridir. (Hucu-
rat Suresi, 11)
Müminler Kuran'ın bu hükmü gereğince, birbirlerine karşı
son derece içli bir saygı ile yaklaşırlar. Çünkü mümin, Allah'ın
ruhunu taşıyan, Allah'ın pek çok sıfatının üzerinde tecelli etti-
ği, Kuran'ın birçok yerinde övülmüş, sonsuz mükafaatla müj-
delenmiş bir varlıktır. Müminler birbirlerine Kuran'da bildirilen
bu güzel gözle bakmalı ve birbirlerine karşı üstün bir ahlak ile
yaklaşmalıdırlar. Zira aksi takdirde, Allah'ın bu hükmünü
gözardı eden bir kimse aynı ayetin devamında bildirilen,
"imandan sonra fasıklık" tehlikesiyle karşılaşır. Tevbe edip
bu davranışını düzeltmezse, yine ayette haber verildiği gibi,
zalimlerden olur. Zalimlik ise Kuran'da, iman etmeyenler için
kullanılan terimlerden biridir. Alaycılık sözle, lakap takmayla
olabileceği gibi çeşitli mimik ve hareketlerle de yapılabilir.
Hümeze Suresi'nde yer alan, Allah'ın kaş göz işaretleriyle alay
edenlere yönelik uyarısı düşünüldüğünde, alaycılığın Allah
Katında ne kadar büyük bir suç olduğu daha iyi anlaşılır: