Page 148 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 148
İKİNCİ KISIM
Barla Hayatı
R İ S A L E – İ N U R ' U N Z U H U R U
Üstad Bediüzzaman Said Nursî'nin Şarkî Anadoluda dünyaya
gelişinden itibaren geçirdiği hayat safhalarını buraya kadar birer birer
gördük, temaşa ettik. Şimdi; geçen kırk-elli senelik hayatının Neticesi ve
Meyvesi hükmünde, tarihin pek ender kaydettiği cihan vüs'atindeki
muazzam bir Dâvaya giriyoruz. Bütün maddî ve manevî zulmetleri izale
edip, Âlemi Nuriyle ziyalandıracak olan Risale-i Nur meydana çıkıyor;
dünya İlim ve İrfan sahasına Türkiye'den bir Güneş doğuyor!
* * *
BEDİÜZZAMAN HAZRETLERİNİN VİLÂYÂT-I ŞARKİYEDEN
GARBÎ ANADOLUYA NEFYEDİLMESİ, RİSALE-İ NUR'UN
ZUHURU, TE'LİF VE NEŞRİ
Van'da, mezkûr mağarada yaşamakta iken, Şarkda ihtilâl ve isyan
hareketleri oluyor. "Sizin nüfuzunuz kuvvetlidir" diyerek yardım istiyen
bir Zatın Mektubuna: "Türk Milleti asırlardanberi İslâmiyete Hizmet
etmiş ve çok Veliler yetiştirmiştir. Bunların torunlarına kılınç çekilmez;
siz de çekmeyiniz; teşebbüsünüzden vazgeçiniz. Millet, İrşad ve Tenvir
edilmelidir!" diye cevab gönderiyor. Fakat yine, hükûmet, Bediüzzamanı
Garbî Anadoluya nefyediyor.
Van'da mağaradan çıkarılıp Anadolu'ya hareket etmek üzere jandar-
malarla sevkedilirken, yollara dökülüp "Aman Efendi Hazretleri bizi
bırakıp gitme. Müsaade buyur sizi göndermiyelim. Arzu ederseniz
Arabistana götürelim." diye yalvaran silâhlı grublara, ahaliye ve ileri
gelen zatlara: "Ben Anadolu'ya gideceğim, onları istiyorum."