Page 397 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 397

Beşinci Kısım

                            Denizli Hayatı






               Risale-i  Nurun  Neşriyat  ve  Fütuhat  Dairesi  gittikçe  genişliyor...
           İştiyakla Nurları okuyanlar, günden güne ziyadeleşiyor. Risale-i Nurdaki
           hârika Kuvvet ve Te'siratın neticesini müşahede eden gizli İslâmiyet düş-
           manları, yine bir entrika çevirip Risale-i Nura ve Müellifi Bediüzzamana
           sûikasdla: "Bediüzzaman gizli cemiyet kuruyor, halkı hükûmet aleyhine
           çeviriyor, inkılâbları kökünden yıkıyor, Mustafa Kemale deccal, süfyan,
           din yıkıcısı diyor, bunu Hadîslerle isbat ediyor." gibi bir sürü bahaneler
           ve  plânlarla  ittiham  edilerek  Kastamonu'dan  Denizli  Ağır  Ceza  mahke-
           mesine, yüz yirmi altı Talebesiyle beraber 1943 senesinde sevkediliyor.
           (Hâşiye).  Sonra,  Risale-i  Nur  Külliyatında  siyasî  bir  mevzu  olup
           olmadığını tetkik için bir kaç me'murdan müteşekkil bir ehl-i vukuf teşkil
           edilerek,  müsadere  edilen  Nur  Risaleleri  ve  Mektublar  tedkike
           başlanınca, Bediüzzaman, "Bu vukufsuz ehl-i vukuf, Risale-i Nuru tetkik
           edemez. Ankarada yüksek, ilmî bir ehl-i vukuf teşkil ettirilsin. Avrupa-
           dan  feylesoflar  getirilsin.  Eğer  onlar  bir  suç  bulurlarsa,  en  ağır  cezaya
           razıyım." der. Bunun üzerine Risale-i Nur Külliyatı ve bütün Mektublar
           Ankarada  profesörler  ve  yüksek  âlimlerden  mürekkeb  bir  ehl-i  vukufa
           satır  satır  tetkik  ettirilir.  Ehl-i  vukuf  tarafından,  "Bediüzzamanın  siyasî
           bir faaliyeti yoktur. Onun mesleğinde cemiyetçilik

               ------------------
               (Hâşiye): Denizli hapsinin yegâne sebebi, Risale-i Nurun Isparta ve Kastamonu merkez
           olarak  sair  vilâyetlerde  İntişarı  ve  böylece  Din  Muhabbetinin  gittikçe  tezayüd  etmesi  idi.
           Hattâ, Denizli hapsinden az evvel, Yedinci Şua olan "Âyetül-Kübra" Risalesi İstanbulda gizli
           tabedilmişti. İman Hakikatlarını Harika bir suretde izah ve isbat eden bu Eser de imansızları
           telâşa düşürmüş ve Denizli hadisesine bir sebeb gösterilmişti.
   392   393   394   395   396   397   398   399   400   401   402