Page 708 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 708

RİSALE-İ NUR ve HARİÇ
                                 MEMLEKETLER




                    RİSALE-İ NURUN HARİÇ MEMLEKETLERDEKİ
                           FÜTUHATINA KISA BİR BAKIŞ


              Risale-i Nur, Yirminci Asrın ilim ve fen seviyesine uygun müsbet bir
          metodla  Akla  ve  Kalbe  hitab  ederek  ikna  ve  isbat  yoluyla  gittiği  için,
          yalnız  Türkiye'de  değil,  hariç  memleketlerde  de  hüsn-ü  kabule  mazhar
          olmuştur. Eserler, memleketimizde yeni yazı ile matbaalarda basılmadan
          evvel, başta Pakistan ve Irak olmak üzere diğer İslâm memleketlerinde
          Arapça,  Orduca,  ingilizce  ve  Hindçe  tabedilerek  bütün  Âlem-i  İslâma
          tanıtılmış ve fevkalâde teveccühe mazhar olarak geniş bir okuyucu kitlesi
          bulmuştur.

              Bediüzzaman,  kırk  -  elli  senedenberi,  yalnız  Âlem-i  İslâmda  değil,
          bütün dünyaca tanınmış mümtaz bir şahsiyettir. Kendisi, küçük yaşından-
          beri  İlim  sahasında  ilzam  edilmemiş  olduğundan;  gerek  dahilde  ve
          gerekse hariçte nazarlar üzerine çevrilmiştir. Âlem-i İslâmın İlim merkezi
          olan  Cami-ül-Ezher,  Onun  Mertebe-i  İlmini  ve  yüksek  Zekâsını
          Üniversite Rektörü Şeyh Bahîd gibi müdakkik Âlimler vasıtasiyle idrak
          ederken, müsbet İlimlerdeki derin vukufu da bütün dünyaya yayılıyordu.
          Mısır matbuatında "Fatîn-ül-Asr" diye tavsif edilerek hakkında makaleler
          neşrediliyordu. Kendisi, bundan kırkbeş - elli sene önce, Şam'da, içinde
          yüz  Ehl-i  İlim  bulunan  onbin  kişilik  muazzam  bir  Cemaata  Cami-ül-
          Emevî'de  irad  ettiği  mühim  bir  Hutbede,  Âlem-i  İslâmın  geri  kalış
          sebeblerini  ve  nasıl  ilerleyebileceğini  izah  ederek,  Âlem-i  İslâmın
          İttifakının ne kadar zarurî olduğunu beyan etmişti.
   703   704   705   706   707   708   709   710   711   712   713