Page 181 - Hristiyanlar Hz İsa'yı Dinlesinler
P. 181

Adnan Oktar
                                        Harun Yahya



             ğını kavraması elbette ki güç değil-
             dir. Aslında Hristiyanların neredey-

             se tamamı bu gerçeğin farkında-
             dır. Fakat çeşitli tevillerle kendi-
             lerini buna inandırmakta veya
             "inanmazsan dinden çıkarsın"
             tehdidi nedeniyle birçoğu sus-
             kun kalmaktadır.
                 Bazıları ise içten içe inanma-
             dıkları bu inançtan dolayı dinsizli-
             ğe sürüklenmektedir. İşte bu çok bü-
             yük bir tehlikedir. Hristiyanlık dininin
             içinde, üçleme inancının geçersizliğini
             bildiği halde dindar gibi görünmek zorunda ka-
             lan gizli dinsizler bulunmaktadır. Bu batıl inançtan dola-
             yı imanını kaybeden gizli dinsizler, Hristiyanlık içindeki münafık-
             lık tehlikesini oluşturmaktadır. Münafıklar ise, tıpkı Müslümanlık ve
             Musevilikte olduğu gibi, Hristiyanlık içinde fitne ve ayrılıklara se-
             bep olmak; onları güçsüzleştirmek, ibadetlerden uzaklaştırabil-
             mek için geliştirilen tehlikeli bir topluluk ve batıl inançların kay-

             nağıdırlar.
                 Bunun yanı sıra, asırlardır gittikçe artan sayıda Hristiyan, akıl ve
             mantıkla çelişen üçleme inancı nedeniyle, tamamen inkara sapıp ateist
             olmuştur. Söz konusu ateistler inançsızlıklarının gerekçesi olarak,
             Hristiyanlığın içindeki çelişki ve zorlama mantıkları öne sürmektedir-
             ler. Üçleme yanlısı Hristiyanlar da bu durumun kuşkusuz ki farkın-
             dadırlar.
                 Hıristiyan tebliğini dinleyen kişilerin üçleme konusunda kanaat-
             lerinin gelmemesinin, onları gizli dinsizliğe, münafıklığa veya ateizme
             sürüklemesi ihtimali elbette bir tehlikedir. Elbette ki bir insan, eğer
             gerçekten samimi ise, Allah'a kalpten yönelerek en doğrusunu görme-
             ye, anlamaya çabalamak ve vicdanının kendisine gösterdiğini yerine



                                             179
   176   177   178   179   180   181   182   183   184   185   186