Page 4 - Hilaliye Katalog 2022
P. 4
Hilaliye'nin serüveni aslında bir dua ile başlar: Rahmetli Şahin Yılmaz Hocamız 1957'de
Ramazan hizmetleri için İzmir'e giderken araba bulamaz, garip bir sevk-i İlahi ile o ramazan
Akhisar'da kalır. Daha önce hiç ismini bile duymadığı bu şirin beldeye bir kaç sene ramazan
vaizi olarak gelir ve 1962 yılında Akhisar'a yerleşir.
Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hz ile beraber Darü'l - Hikmeti'l - İslamiyye
Azalığı yapmış Meşhur Ermenekli Safvet Efendi, en sevdiği ve en çalışkan
talebelerinden biri olan Şahin Yılmaz Hocaefendi'ye: "İnşallah oraları(Akhisar'ı) bir
Birge haline getirirsiniz" diye muvaffakıyetine dua eder. Hilaliyenin şu günleri sanki bu
duanın kabul serüveni gibidir
Bundan sonra Cenab-ı Hak hamiyetli hizmetkârlarını birer birer bu
mübarek hizmetin etrafında buluşturur. Kendi ile beraber aynı hasbiyetle çalışan
diğer hocaların gayreti ve ehl-i himmetin ciddî sahiplenmeleri; bir çekirdeğin
etrafında birleşen hava, su, nur, toprak gibi birleşerek, bu Kur'anî mübarek
ağacın zuhuruna sebep olurlar…
Bu nurânî ağaç “Hilaliye'ye ait hizmetler esnasında çoluk çocuğumu
düşünmeye vaktim olmadı” diyen hocamız gibi, maddi manevi desteklerini
hayatı boyunca aksatmamış, vasiyetine de “Hilaliye ile ilgili bir sıkıntı meydana
gelirse bana ait ne varsa satıp değerlendirirsiniz” yazarak vefatından sonra da
hamiyetini gösteren Hayrettin Eryüksel Ağabeyimiz gibi nice fedakar
insanların destekleri; elli beş yıldır Hafızlarımıza talim dersi veren ve
“Hilaliye'nin merdivenlerinde ölmek Allah'tan en büyük isteğimdir” diyerek
gece gündüz mesai düşünmeden çalışan hocalarımızın gayretleri ile büyümüş;
meyvelerini memleketimizin dört bir yanına yetiştirir olmuştur.
Beraberinde personelimizin, talebelerimizin, cemaatimizin,
Fisebilillah yapmış oldukları hizmetleri ile kabul olmuş bir dua olarak Kuran'ın
hafızları ve inşallah muhafızları olan meyveler vermeye başlamıştır.
Elhamdülillah…
Deylemî'den(r.a.) rivayet edilen bir Hadis-i Şerifte: “Allah bir kulunu
sevdiği zaman, onu Zât-ı Ulûhiyetine (dinine) hizmet etmek için seçer…” Bu
zaviyeden baktığımızda bu hizmetlerimiz, lütf-i ilâhî ile omuzlarımıza konulmuş,
şükründen ve idrakinden cidden aciz olduğumuz mukaddes bir emanettir. Bu
kıymetli emaneti bizlere bırakan büyüklerimiz gibi;
“Ümmetin olduğumuz devlet yeter;
Hizmetin kıldığımız izzet yeter”
diyerek, birbirimize dualarımızla, samimâne muhabbetimizle, Rıza-yı İlahiden
artık beklentisi olmayan gayretlerimizle sahip çıkarsak, Cenab-ı Hak bu kıymetli ihsanını
bizden esirgemeyecek, bu bayrak kıyamete kadar yükselerek dalgalanmaya devam
edecektir İnşallah.
Öyle ya Rahmetli Şahin Hocamızın dediği gibi: “Kur'an-ı Hakîme hizmet etmeyecek
isek, yaşamamızın ne manası var!
Gayret de Tevfik ve Hidayet de hepsi Allah'tandır…
Selam ve hürmetlerimle…
Bâkî Hakk'ın birliğine emanet…
Abdullah YILMAZ
Hilaliye Eğitim Vakfı Başkanı
HİLALİYE EĞİTİM VAKFI Hizmet Tanıtım Kataloğu