Page 35 - MAKSİMUM BİZ | KIŞ 2008

rine izin vermelidir. Böyle bir tutumda çocuk sevgi görür, özgürdür, kabul edilir, onaylan›r, dinlenir, çocu¤un duygu ve görüfllerine sayg› duyulur, böylece çocuk sa¤l›kl› olgunlafl›r.
l Annenin afl›r› koruyucu tutumu çocu¤un kendi bafl›na yapmas› gereken iflleri dahi gerçeklefltireme- mesine, görev ve sorumluluk bilincin- de olmamas›na neden olur. Bu neden- le çocu¤un yeterli kas geliflimine sahip olduktan sonra kendi bafl›na yemek yemesine, giyinip soyunmas› na, arkadafllar›n›n evine gitmesine ve arkadafllar›n› davet edebilmesine f›rsat verilmelidir. Çocuk kendine yetmeyi ve kendini yönetmeyi ö¤ren- melidir. Çocu¤un yafl›na ve geliflim düzeyine uygun görev ve sorumluluk- lar verilmeli, çocuk baflarmas› için desteklenmeli, teflvik edilmelidir. Çocu¤un kendi bafl›na düflünmesi, sorununu kendi kendine çözmesi sa¤lanmal› ve seçim yapmas›na izin verilmelidir.
l Çocuk, tüm dikkatinizi ona yo¤unlafl- t›rarak dinlenmelidir; dinlendi¤ini gören çocuk sevildi¤i, kabul edildi¤i, anlafl›ld›¤› duygusunu yaflar.
l Çocuk e¤itiminde do¤al olunmal›d›r.
Yararlan›lan yazarlar: Prof. Dr. Haluk Yavuzer, Prof. Dr. Engin Gençtan
Babamdan Ald›¤›m Ders
Ailemizle ifl dünyas›yla do¤al bir biçim- de tan›fl›r›z. Ailemizdeki yedi çocu¤un hepsi babam›z›n Bizim Donan›m-Mobil- ya Ma¤azas›’nda çal›flm›flt›r. Hepimiz çal›flmaya toz alma; raflar› düzeltme ve paket yapma gibi küçük ifllerle bafllad›k ve sonra müflterilere hizmet etme afla- mas›na geçtik. Çal›fl›rken ve izlerken, çal›flman›n yaln›zca yaflamda kalmaya u¤raflmak ve sat›fl yapmaktan oluflma- d›¤›n› ö¤rendik.
Akl›mdan ç›kmayan bir fley var. Y›lba- fl›ndan hemen önceydi. Sekizinci s›n›f- tayd›m ve akflamlar› oyuncak reyonun- da çal›fl›yordum. Reyona befl-alt› yaflla- r›nda bir erkek çocu¤u geldi. Kol a¤›zla- r› kirli, y›pranm›fl kahverengi bir palto giymiflti. Kafas›n›n tepesinde dimdik duran bir tutam d›fl›nda saçlar› darma- da¤›nd›. Ayakkab›lar› afl›nm›fl ve birinin ba¤› kopmufltu. Küçük çocuk, gözüme çok yoksul görünmüfltü, ‘hiçbir fley ala- mayacak kadar yoksul’. Oyuncak bölü- müne bakmaya bafllad›, flu ya da bu oyunca¤› eline al›yor sonra dikkatlice yerine koyuyordu. Babam merdivenleri inip afla¤› geldi ve çocu¤a do¤ru yürü- dü. Çelik mavisi gözleriyle gülüyordu ve yana¤›ndaki gamze ortaya ç›km›flt›, ço- cu¤a onun için ne yapabilece¤ini sordu. Çocuk a¤abeyi için bir y›lbafl› arma¤an› bak›yordu. Babam›n ona bir yetiflkine
gösterdi¤i sayg›y› göstermesi beni etki- ledi. Çocu¤a acele etmemesini, rahat bakmas›n› söyledi.
Yaklafl›k 20 dakika sonra küçük çocuk bir oyuncak uça¤› dikkatle eline al›p ba- bam›n yan›na gitti ve ‘Bu ne kadar?’ di- ye sordu. Çocuk elini aç›p uzatt›. Paray› s›k› s›k› tutmaktan terlemifl avucunun içinde kir izleri oluflmufltu. Elinde iki madeni para tutuyordu, toplam 26 sent. Seçti¤i oyuncak uçak ise 3 dolar 98 sentti.
Babam ‘bu yeterli’ diyerek sat›fl› bitirdi. Babam›n verdi¤i bu yan›t hala kula¤›m- dad›r. Arma¤an paketi yaparken gör- düklerimi düflündüm. Çocuk ma¤aza- dan ç›karken, art›k kirli, y›pranm›fl pal- toyu, da¤›n›k saçlar› ya da tekinin ba¤› kopmufl ayakkab›lar› görmüyordum. Gördü¤üm, elindeki hazineyle nefle sa- çan bir çocuktu.
La Vonn Steiner – ‹nternet Yay›n› / Bütün Dünya
Yelda Ulu¤ ‹nsan Kaynaklar› ve E¤itim Müdürlü¤ü
Bir çocuk sevilmedi¤ini hissetti¤i sürece kendini de¤ersiz ya
da yetersiz hisseder
33