Page 38 - MAKSİMUM BİZ | KIŞ 2008
P. 38
bizce
çal›flmaya gelenler, flehir hayat›, asayifli ve inzibat› bak›m›ndan önemli sorun tefl- kil ediyordu. S›rf taflradan gelen iflçiler için s›k› nizamnameler yap›lm›flt›. Elinde “mürur tezkeresi” olmayan s›n›r› asla ge- çemezdi. Mürur tezkeresi, Osmanl›da ül- ke içinde seyahat etmek ve ‹stanbul’a gitmek için al›nan bir nevi geçifl belgesi niteli¤indeydi. Bir y›l için geçerli olan bel- gede, kiflinin kimlik bilgileriyle, seyahat amac› yaz›l›rd›. Özellikle ‹stanbul’a göçü önlemek için uygulanan yöntem, flehrin girifl bölgelerine kontrol noktalar› olufltu- rulmas› ve flehre tezkeresiz kimseleri al- mamak fleklindeydi. Bu uygulama 1908’de II. Meflrutiyet’in ilan edilmesin- den sonra kiflisel özgürlü¤e ayk›r› oldu¤u için kald›r›lm›flt›.
Harc› mücevherlerle kar›lan cami
‹stanbul’da Ayasofya’y› gölgede b›raka- cak heybette bir caminin infla edilmekte oldu¤u haberi bütün ‹slam dünyas›nda duyulur ve gözler ‹stanbul’a çevrilir. Sü- leymaniye Camiinin temelinin oturmas› ve sa¤lamlaflmas› için inflaat ifline bir sü- re ara verilir. Bunun üzerine hünkar›n pa- ras› bu camiyi yapt›rmaya yetmedi söy- lentileri ç›kar. ‹ran fiah› Tahsmab acele olarak elçisiyle ‹stanbul’a bin kese mal ve bir kutu mücevher gönderir. fiah mek- tubunun giriflinde Kanuniyi överken son- lara do¤ru padiflah›n paras›n›n kalmad›¤› için camiyi tamamlayamad›¤›n› iflittikleri- ni yazar. Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nu kü- çük düflürmek isteyen ‹ran fiah›’n›n alay- l› üslubu ile siyaset takti¤ine karfl› Kanu- ni’nin cevab› gönderilen tafllar› cami in- flaat›n›n harc›na dökülmesi ve harc›n için-
15.yy ait ‹stanbul haritalar›
de görülmeyecek flekilde kar›flt›r›lmas› olur. ‹ran fiah›’n›n gönderdi¤i mücevher- ler a¤›zlar› mühürlenmifl meflin torbalarla harca at›l›r. ‹flte bu kar›fl›m, Süleymaniye Camii’nin üç flerefeli sol minarenin yap›- m›nda kullan›l›r. Bu sebeple bu minareye “Cevahir Minaresi” denilir.
Vapur Seferleri
Bo¤aziçi’nde seyrüsefer as›rlar boyunca kay›klar ile yap›lm›flt›r. Bunlardan hem yük hem de yolcu götüren Pazar kay›kla- r› Bo¤aziçi köylerinin cami ve mescitleri- ne vak›f olarak hay›r sahipleri taraf›ndan yapt›r›l›r, kürekçi ücretleri ödendikten
sonra gelirleriyle bu mabetlerin ufak te- fek tamirleri temin olunurdu. K›r›m Sava- fl›’ndan sonra iki ‹ngiliz, Bo¤aziçi’nde bu- harl› vapur ifllettilerse de bu k›sa sürmüfl, hükümet daha sonralar› günde 2 sefer yapacak, biri Rumeli, di¤eri Anadolu k›y›- s›na olmak üzere iki tersane vapuru tah- sis etmifltir. Vapurlar geceleri Bo¤az’da demirliyorlard›; sabah köylerden yolcula- r› toplay›p ‹stanbul’a Sirkeci iskelesine geliyorlard› akflamlar› da Bo¤az’a geri dönüyorlard›. Son köy Rumeli yakas›nda ‹stinye, Anadolu yakas›nda Kanl›ca idi. Bilet usulü yoktu. Bab›ali’de beylikçi odas›nda bir abone defteri aç›lm›flt›, her- kes ayl›k üzerinden ücretini peflin yat›r›- yordu.
‹stanbul’dan Kandilliye ve Rumeli hisar›- na gidecek bir efendi ayda 300 kurufl öderken bu ücretle yan›nda bir uflak gö- türebilir; bir uflak daha götürecek olursa ikinci uflak için 120 kurufl daha öderdi. Sair ahaliden, beylikçi odas›na para yat›r- may›p da icab›nda vapurla gidip gelmek isteyen her seferinde karaya ç›kt›¤›nda memura Kandilli ile Rumeli Hisar› için yü- zer para, Kanl›ca ile ‹stinye için üçer ku- rufl verirdi.
‹lkay Demirel Kurumsal Sigortac›l›k Müdürlü¤ü
Gül sunan bir elde daima bir miktar gül kokusu kal›r
36