Page 31 - HEDER DERGİSİ | ŞUBAT 2015
P. 31
MAKALE
MAKALE
Neden OSGB?
6331 sayılı ‘İş Sağlığı Güvenliği Kanunu’ ve bağlı yönetmelik- leri işvereni, çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliklerinin korunmasıyla yükümlü kılmaktadır. Kanun ve yönetmelikler ile kapsamı detaylandırılmış bu yükümlülüklerini yerine ge- tirebilmesi için de işverene, kendisinin gerekli niteliklere ve belgeye haiz olması durumunda ilgili yükümlülükleri bizzat kendisi üstlenebileceği istisnası dışında, temelde iki seçenek sunulmuştur.
“Mesleki risklerin önlenmesi ve bu risklerden korunması- na yönelik çalışmaları da kapsayacak, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin sunulması için işveren; ya çalışanları arasından iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve on ve daha fazla çalışanı olan çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde diğer sağlık per- soneli görevlendirir, ya bu hizmetin tamamını veya bir kısmını Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimleri’nden hizmet alarak yerine getirebilir, ya da belirlenen niteliklere ve gerekli belgeye sahip olması hâlinde, tehlike sınıfı ve çalışan sayısı dikkate alınarak, bu hizmetin yerine getirilmesini kendisi üstlenebilir. (6331 M:6)
“Eylül 2014 tarihli Torba Yasa’nın 6331 Sayılı Kanun’a getir- diği değişiklik ile hatta belirlenen niteliklere ve gerekli belge- ye sahip olmasa bile, eğer 10’dan az çalışanı var ise işyeri ve az tehlikeli sınıfta yer almakta ise Bakanlıkça ilan edilen eğitim- leri tamamlamak şartıyla işe giriş ve periyodik muayeneler ve tetkikler hariç iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini yine işveren veya vekili yürütebilirler. (Ek cümle: 10/9/2014-6552/16 M.)”
Kanun maddesi bu seçenekleri yukarıdaki gibi ifade ede- rek hükme bağlamıştır. Buna göre birinci seçenek, işverenin çalışanların iş sağlığı ve güvenliğini koruma yükümlüğü için gerekli tüm iş ve işlemleri, eylemleri, düzeltici ve önleyici fa- aliyetleri yürütmek üzere kanunda tanımlanan ilgili meslek profesyonelleri olan ‘İş Güvenliği Uzmanı’, ‘İşyeri Hekimi’ ve ‘Diğer Sağlık Personeli’ni kuruluş bünyesinde istihdam etmek suretiyle yerine getirmesidir.
İkinci seçenek ise işverenin, çalışanların iş sağlığı ve gü- venliğini koruma yükümlülüğünü yerine getirmesi için ge- rekli olan iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini bir Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimi’nden (OSGB) hizmet almak suretiyle yeri- ne getirmesidir. Bu durumda işveren ilgili meslek profesyo- nellerini kendi bünyesinde istihdam ederek mi yerine getir-
meli, yoksa bir OSGB’den hizmet alarak mı yerine getirmeli sorunu gündeme gelmektedir. İş sağlığı güvenliği ülkemizde ne yazık ki 2000’li yılların sonunda hak ettiği önemi kazan- maya, idari erkin ve kamunun gündeminde baş sıralara yer- leşmeye başlamış ve dünyadaki düzenlemelere paralel yasal zemine oturtulma süreci hızlanmıştır. Bu rüzgârların ivme kazandığı nokta; 2009 sonunda ilgili yönetmeliklerin yayın- lanması ile iş sağlığı güvenliği hizmet profesyonelleri olarak tanımlanan iş güvenliği uzmanlarının ve işyeri hekimlerinin eğitimlerinin daha kurumsal zeminde yürütülme çabaları ile Haziran 2012’de İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun yayınlan- masıyla olmuştur.
Bu süreçten sonra hızla ve oldukça yüksek sayıda mimar, mühendis, teknik öğretmen, fizik, kimya, biyoloji mezunları, İSG teknikerleri eğitim alarak İş Güvenliği Uzmanı (IGU) ve- rilen eğitimlerin niteliğine dair bir denetimden bağımsız bir eğitim sürecinden geçerek belgesine sahip olmuş. Hatta A sınıfı İGU açığının kapatılması amacıyla bunlardan, iş sağlığı güvenliği hizmetleri kapsamında hizmet koşulu aranmak- sızın belli bir prim gün sigortası bulunanlar ilgili sınavlardan geçerli puanı alma koşulu ile A sınıfı ve B sınıfı İGU olarak, sa- dece belge bağlamında, kanunda belirlenen tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta hizmet verebilme yetkinliği kazanmıştır. Bu- rada sadece belge bağlamında betimlemesine vurgu yapmak önemlidir, çünkü iş sağlığı güvenliği alanında mesleki dene- yim ve yeterli niteliği haiz uzmanlık şartından bağımsız belge sahibi olabilmişlerdir.
Öte yandan 6331 sayılı Kanun ve bağlı yönetmelikleri ile detayları, kapsamı ayrıntılı bir şekilde çizilmiş olan iş sağlığı güvenliği hizmetlerinin kurumsal bir çatı altında, İş Güvenliği Uzmanı ve İşyeri Hekimi’nin eşgüdümlü ve sistemli çalışma- sının sağlanması ile sağlık ve güvenlik bakımından ve ilgili diğer yasal düzenlemeler çerçevesinde kesintisiz bir çalış- mayı gerektirdiği, iş güvenliği uzmanı ile işyeri hekiminin bu sistemli çalışmayı nasıl yürüttüklerinin denetlenmesi, izlen- mesi, değerlendirilmesi, kayıt altına alınarak arşivlenmesi ve periyodik ve doğru olarak işverene raporlanmasını gerektir- diği aşikardır. Zira, yasal düzlemde tüm süreçler boyunca asıl sorumluluk işverene aittir.
OSGB; İşveren adına iş sağlığı güvenliği hizmetlerinin sa- dece yürütülmesini değil yasal hükme bağlanmış ve ilgili bakanlığın sürekli denetimleri ile denetime ve aksi durumda cezai şarta bağlanmış olan bu hizmetlerin nitelik ve doğruluk bakımından denetlenmesi, izlenmesi, kayıt altına alınarak ar- şivlenmesi ve işverene doğru ve düzenli olarak raporlanması süreçlerini kesintisiz, eşgüdümlü, bütünleşik ve kurumsal bir çatı altında sunulmasını sağlar. Nitekim; İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri Yönetmeliği’nin 13’üncü Maddesi’nin 1’inci Fıkra- sı’nın f bendinde, “İşyeri Hekimi ve Diğer Sağlık Personeli’nin görev, yetki, sorumluluk ve eğitimleri ile ilgili yönetmelik ile İş Güvenliği Uzmanlarının Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eği- timleri Hakkında Yönetmelik kapsamında hizmet verdikleri alanlarda belirtilen görevlerin yerine getirilip getirilmediğinin izlenmesi” gerekliliğine vurgu yapılmaktadır.
AKADEMİ
Pınar Mehri ŞANLIER
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ HİZMET VE EĞİTİM KURUMLARI DERNEĞİ DERGİSİ
ŞUBAT 2015
29