Page 57 - MAKSİMUM BİZ | KASIM 2020
P. 57
Kedi sırtından ağır yaralar almıştı. Sürüne sürüne kaçmaya çalışıyordu. Derin derin aldığı nefesler, hayata tutunma
çabası daha dün gibi gözümün önünde. Önce mahallemizdeki veterinere götürdük. Durumun ciddi olduğunu söyleyip bizi daha donanımlı başka bir kliniğe yönlendirdi. İkinci durağımızdaki veteriner bize, kedinin iç kanama geçirdiğini, köpeklerin
ana omurgadan
ısırdığını, sinirlerine
ciddi oranda zarar
verdiğini, karaciğer
ve midesinin
yırtıldığını söyledi. 3
gün boyunca hayati
tehlikesi devam
etti ama o inadına
mücadele etti. 1 hafta
sonra ameliyata
alındı. Masrafları
çok yüksekti. Sosyal
medyada başlattığımız kampanya ile 2 günde
tüm parayı topladık ve operasyondan başarılı
bir şekilde çıktı. Tek
sorun ise artık ömrü
boyunca felçli bir
evlat olarak kalacak
olmasıydı. Isırıldığı
gün itibariyle Dudu
aslında hayatımıza
giriş yaptı ve bugün
itibariyle 2 yılı
devirdik.
r Onunla yaşamak hayatınıza neler kattı? Başlarda çok zordu. Felçli bir evlada
nasıl bakılacağını
bilmiyorduk. İlk 3-4
ay kadar başımızı
yastığa koyduğumuz andan
sabah kalktığımız zamana kadar ortalama 9-10 kere uyanıp tuvalet ihtiyacını, temizliğini sağlamaya çalışıyorduk. Zamanla onu bezleyebileceğimizi keşfettik fakat güne erken başlama durumumuz asla değişmedi. Dudu sayesinde, sabahın çok erken saatlerinde kalkarak yapmak istediğim
birçok şeyi değerlendirecek
zamanı ve disiplini kendime kazandırmış oldum. Dudu’nun tutmayan ayakları olmak için
söz verdik. Kendisi de bence durumunun farkında olduğunu biliyormuşçasına bize sonsuz sevgisiyle ve mümkün olduğunca rahatsızlık vermeden yaşamımıza ayak uydurdu. Dudu sayesinde her geçen gün ekstra şefkat ile dolduk. İyi ki hayatımızda!
Yemek ve sevilmek... Acıktığı zaman bezini yırtarak bizi ayağa kaldırır ve ayağa kalktığımızı gördüğü an hızla yemek kabına doğru yönelir. Tam anlamıyla işini bilir. Uyuma zamanı gelince kesinlikle yerde uyumak istemez, yetişkin bir insan gibi başını yastığa koyarak uykuya dalar. Çok geçmeden horlama seslerini duyarsınız...
Zeki Fikri...
Zeki Fikri’yi de minik bir yavruyken sokakta donmak üzere bulup sahiplenmiştik. Evimizin yaramaz oğluşu...
Pelinsu...
Pelinsu kızım Özlem’in kedisi olup Antalya sosyetesindendir... Nefessiz doğmuş ve bir süre beynine oksijen gitmemiş. Annesi tekrar bir doğum gerçekleştirince oyun oynamaktan büyük keyif alan Pelinsu’yu dövmeye başlamış. Daha sonra Pelinsu ile yolu kesişen kızım onu sahiplenmiş. Kızımın üniversite hayatı boyunca ev arkadaşı, yoldaşı oldu.
Kızımın; sabırlı, şefkatli, duyarlı olmasında ve sorumluluk almasında katkıda bulundu.
Bir yıl önce de okulu bitirip İstanbul’ a döndüler. Evimizin
üçüncü kedisi oldu...
Zeki Fikri ile egemenlik kavgaları devam ediyor. İsmini Starbucks’ta kahvesini içip mutsuz olan Pelinsu’dan alıyor... Evimizin prensesi, kontesi olur. Asillik konusunda çok fazla rakibi yok diyebiliriz. Su içmek onun en büyük keyfi olup kesinlikle çeşme haricinde hiçbir yerden içmez.
r İsim seçme öykünüz?
Dudu mahallemizin kedilerinden olduğu için hâlihazırda ismi vardı. Bizde ismini değiştirmeden aynı şekilde devam ettik. İsmiyle çok özdeşleştiği kesin.
r Sizi güldüren, ona has özellikleri var mı?
Dudu’nun hayattan beklentilerini
iki kelimeyle anlatmak mümkün.
maksimumbiz 55