Page 60 - DDY EFSANEM 8. SINIF PARAGRAF SORU BANKASI
P. 60

ÜNİTE
                                      Zekat ve Sadaka                                            2




           – Bu kâfidir, alıp götürürüm, dedim. Bana itiraz etti:
                                                                   ZEKAT  VE  SADAKANIN  BİREYSEL  VE
           – Ben böyle süt vermeyen bir ineği zekât olarak önüne   TOPLUMSAL FAYDALARI
           katıp da Resûlüllah’ın huzuruna göndermekten hayâ ede-
           rim (utanırım), bu süt vermeyen ineği bana bırak, şu genç
           ve semiz deveyi bari al! dedi.
                                                                                                          -
           Ben, kendisine cevap verdim:                                        AYETLER

           –  Bunu  alamam.  Zira  bu  senin  mallarının  en  iyisidir.
           Resûlüllah  Hazretleri  bana,  zekâtları  malların  ne  en  iyi-  “Çardaklı ve çardaksız (üzüm) bahçeleri, ürünleri çeşit çeşit
           sinden, ne de en kötüsünden seçmeyip, orta olanından   hurmaları, ekinleri, birbirine benzer ve benzemez biçimde
           almamı emrettiler. Bunu alabilmem için Resûlüllah’ın izni   zeytin ve narları yaratan O’dur. Her biri meyve verdiği za-
           olmalıdır.                                         man meyvesinden yiyin. Devşirilip toplandığı gün de hakkını
                                                              (zekât ve sadakasını) verin, fakat israf etmeyin; çünkü Allah
           Konuşmamız bu minval üzere uzadı. O:
                                                              israf edenleri sevmez.” (Enam suresi, 141. ayet)
           –  Ben,  Resûlüllah’ın  huzuruna  süt  vermeyen  bir  ineği,
           zekât olarak göndermekten utanırım, diyor, ben ise: -Bun-
           dan başkasını almaya me’zûn değilim, diye ısrar ediyor-
                                                              “Şüphesiz ki sadaka veren erkeklerle sadaka veren kadınlar
           dum.
                                                              ve Allah’a güzel bir borç verenler var ya, (verdikleri) onlara
           Bir ara şu teklifi yaptım:                         kat kat ödenir. Ayrıca onlara çok değerli bir mükâfat da var-
                                                              dır.” (Hadid suresi, 18. ayet)
           – Sen şu deveni al, birlikte Resûlüllah’ın huzuruna gide-
           lim,  mes’eleyi  kendisine  anlat.  Resûlüllah  emir  verirse
           kabûl ederim!                                   DDY Yayınları

           Adam teklifimi kabûl etti. Birlikte deveyi de alarak Resûlül-  “Eğer sadakaları (zekât ve benzeri hayırları) açıktan verirse-
           lah’ın huzuruna geldik. Şöyle konuştu:             niz ne âlâ! Eğer onu fakirlere gizlice verirseniz, işte bu sizin
                                                              için daha hayırlıdır. Allah da bu sebeple sizin günahlarınızı
           –  Yâ  Resûlâllah!  Zekât  me’murunuz  geldi.  Ona  malımı   örter.  Allah,  yapmakta  olduklarınızı  bilir.”  (Bakara  suresi,
           arz  ettim.  İçlerinden  bir  sütsüz  inek  seçti.  Ben  de  ona   271. ayet)
           razı olmadım, benim verdiğim genç ve semiz deveyi de o
           kabul etmedi. Şimdi deveyi buraya getirdim, lütfen kabul
           buyurun!

           Malının en iyisini zekât vermek isteyen bu zata karşı Resû-  “Allah faizi tüketir (Faiz karışan malın bereketini giderir), sa-
           lüllah Hazretleri gülümseyerek şöyle buyurdular:   dakaları ise bereketlendirir. Allah küfürde ve günahta ısrar
                                                              eden hiç kimseyi sevmez.” (Bakara suresi, 276. ayet)
           – Übey senin malından vermek mecburiyetinde olduğunu
           ayırmış, sen ise daha fazla vermek hamiyetini göstermiş-
           sin. Allah niyetini kabul buyursun. Bundan sonra:

           – Übey, bu deveyi al ve zekât malları içine kaydeyle, di-  “Eğer (borçlu) darlık içinde ise, eli genişleyinceye kadar ona
           yerek ellerini açıp o zata duada bulundular. Resûlüllah’ın   mühlet vermek (gerekir). Eğer (gerçekleri) anlarsanız bunu
           o duasından sonra, o zatın Medine’nin sayılı zenginlerin-  sadakaya (veya zekâta) saymak sizin için daha hayırlıdır.”
           den biri olduğu görüldü.                           (Bakara suresi, 280. ayet)






            60    8. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ EFSANE PARAGRAF SORU BANKASI
   55   56   57   58   59   60   61   62   63   64   65