Page 6 - SAYI3
P. 6
KOMŞUNUN GİZEMİ
Bugün havanın güneşli olmasını fırsat bilerek kendime güzel bir ıhlamur hazırladım ve
dün geceki yağmurda sırılsıklam olmuş arka balkonuma çıktım. Bu balkonu çok seviyorum.
Neden mi? Çünkü kasabanın etrafını saran dağların zirveleri en net buradan görünüyor. Şu
yağmurlar olmasa burada saatlerce oturup etrafı izleyebilirim. Aslında bu kasabaya
taşınırken hayal ettiğim şey tam olarak buydu. Bu hayalimi her zaman
gerçekleştiremeyeceğimi yağmurların uzun sürdüğünü fark ettiğimde anladım. Yine de
burada kalmaya devam ediyorum çünkü daha önce yaşadığım yerde parka gitmek bile büyük
bir sorundu. Buradaysa etrafımı saran yemyeşil tepeleri ve kuşların cıvıltılarıyla birlikte
büyüyen masmavi gökyüzünü odamın camından görebiliyorum. Beni rahatlatıyor.
Ihlamurumu yudumlayıp bahçemdeki ağaçlarda uçuşan kuşları izlerken balkonda yer yer
biriken yağmur sularının hafif kırmızıya çaldığını fark ettim. Ihlamurumu tazelemek için
içeriye giderken kedim Pati’nin balkonda ıslak olmayan yerlerinde patilerinin bıraktığı kırmızı
izleri gördüm. Belli ki Pati kırmızı ayaklarıyla buralarda dolaşmıştı. Az önce su birikintilerinde
gördüğüm rengin sebebi de buydu sanırım. Fakat bir kedinin ayaklarının bu ıslak zeminde bu
kadar kırmızı kalabilmesi mümkün müydü? Bu kırmızı renk nereden geliyordu? İşte buna
anlam verememiştim…
Çay bardağımı masaya bırakıp etrafa göz atmak için bahçeye indim. Görünürde kırmızı
renkte bir şey yoktu ama Kedim Pati’nin ayak izleri taş yol boyunca ilerlemeye devam ediyor,
bir noktada yan bahçenin tarafına doğru uzanıp ardından kesiliyordu. O sırada bahçe
çitlerinin arasından yan komşumun bahçesine ilişti gözlerim. Bahçede açılmış kocaman bir
çukur vardı. Çukur neredeyse bir insanın sığabileceği kadar büyüktü. Buraya iki ay önce
taşınmıştım ama yanımda oturan komşumla tanışma fırsatım olmamıştı. Kasabadakiler onun
hangi tür müzikle içli dışlı olduğunu bilmiyorlardı. Hangi tür müzik aletlerine ilgi duyup çaldığı
ise tam bir muammaydı. Ben bahçedeki çukurda ne olduğunu anlamaya çalışırken yan
komşum elinde bir kürek ve kazma ile evinin arka kapısında beliriverdi. Üzerine giydiği beyaz
önlüğün üstü kırmızı bir renkle kaplıydı. Etrafı kolaçan edip tam çukura yöneliyordu ki beni
fark ederek hızlıca geriye doğru koşarcasına adım atmaya başladı ve evine geri girdi. Bense
olduğum yerde ona bakarak donup kalmıştım. Şaşkınlığımın içine gizlenmiş korkumu
saklayamıyordum. Neydi bu adamı bu hale sokan şey..?
İBRAHİM SAMİ ÜRER
Hikayenin devamını ben
getiririm diyorsan,
@samsuntog.aktuel'e
ulaşman yeterli