Page 13 - Nesli Tükenen Tohum

NESLİ TÜKENEN TOHUM

Yukarı çıktığımızda babamla Ponçik’i yan yana gördük. Baba-
mın üstü ıslak, Ponçik de mamalarını yere dökmüş, tası da ka-
fasına geçirmişti. Annem babama koştu. Ben de Ponçik’i alıp
banyoya gittim. Onu yıkamak için suyu açtım ve biraz ılık ol-
masını bekledim. Ponçik’i temizleyip ellerimi yıkadım. Acaba
babam bu sefer de köpeğimi mi suyla uyandırdı? Babama
noldu anlamıyorum. Sanırım küresel ısınmadan etkilenmiş ol-
malı.

Hepimiz masaya bir kez daha oturduk. Anneme saat kaçta
çıkacağımızı sorduğumda, annem saate bakıp:

ㅡSaat 10.33 olduğuna göre 11.10 gibi çıkarız oğlum, dedi.
Kahvaltımı bitirip anneme:

ㅡHadi hızlı olun, saat 10.59, dedim.

Onlar da aynı anda “Tamam.” dediler. Der demez de babam
sofradan kalktı. Ben de gidip köpeğimi banyodan çıkardım.
Hemen giyindim ve ayakkabılarımı giymeye gittim. Tam kapıyı
açarken kapının önünden bir ses geldi. Kapıyı açtım ve an-
nemin kapının önünde durduğunu fark ettim. Annem “Babanı
çağır, hadi hızlı olun.” dedi. Ben de babama seslenip arabaya
atladım. Babam geldi ve yola çıktık. Yolda teyzeme uğrayıp,
Ponçik’e biz dönene kadar bakmasını istedik. İyi bir hayvan-
sever olan teyzem de zevkle kabul etti.
Yoldayken ben hemen uyuduğum için yaşadıklarımı anlata-
mayacağım. Annemin seslenmesiyle uyandım. Uyandığımda
bir gemideydik. İyi ki uyudum. Çünkü midemin bulandığını
daha önce söylemiştim.

Yenibosna Doğu Sanayi İlkokulu 11