Page 84 - SEDEF - Hz.Mevlana'dan İnciler
P. 84
!
!
Göğü feryatlarla doldursam mazurum; çölü, ovayı figanlarla doldur- sam mazurum...
Sen canımsın benim, senin ardına düşmüşüm, koşuyorum ben; canı ardımda bıraksam gene mazurum.
!
Gök, insanların bedenlerinin üstünde: gök dilenen, istenen: in- sanların bedenleriyse onu dileyen, isteyen,
Bunun aksine erenlerin ruhları,binlerce âleme, binlerce göğe hâkim: me- lekler bile onlara gıpta etmekte,
Gökler, onların buyruğuyla dönüyor: istemezlerse onları dürüverirler on- lar,
Onların herşeye güçleri yeter: dervişler hâkimdirler, Allah naipleridir on- lar,
Suretleri küçücektir, arıktır ama canları büyüktür yücedir,
Güneş, bir zerrede gizlenmiştir: deniz, bir katrede yürür - gider,
Yüzlerce deniz de senin küçücük iki gözünün nuruna sığmıyor mu?
Aparı nur, o küçücük yerde coşup dalgalanmada,
Dalgaları göğe yücelmede, dağları, ovaları, çölleri kaplamada,
A bilgili er, denize benzeyen o nur, senin küçücük gözüne sığarsa,
Rabb'in inâyetiyle denizlerin, bu kalıba sığmasına şaşılır mı ki?
Evliyanın nuru belirseydi gök de rezil olur - giderdi, yer de,
Gökle yer pek küçük, pek önemsiz bir hâle gelir, hamur çanağındaki kıla dönerdi,
Demişlerdir ki: Akıl görünseydi, gökteki güneş, gece gibi simsiyah olur- du,
O tertemiz, güzel mi güzel nurun karşısında pek kara, pek yoğun görü- nürdü,
Ahmaklık da beden gibi görünseydi, ona karşı gece, gündüze dönerdi, !84


































































































   82   83   84   85   86