Page 14 - NİSAN 2023
P. 14
KURUMLAR VERGİSİ REHBERİ
NİSAN 2023
Örnek 1: (A) AŞ, (B) Bankasından 100.000 TL tutarında kredi kullanmış olup bu krediye karşılık iştiraki olan
(C) Ltd. Şti.’nin bir yıl süre ile aktifinde kayıtlı bulunan 200.000 TL maliyet bedelli taşınmazı ipotek olarak
göstermiştir. Kredi vadesinde ödenmediğinden söz konusu borç, (B) Bankası tarafından kanuni takibe
alınarak ipotek konusu taşınmaz 300.000 TL’ye icra yoluyla satılmış ve faiz dahil 150.000 TL kredi alacağı
tahsil edilmiş bulunmaktadır. Görüleceği üzere, (C) Ltd. Şti.’nin işlemden elde ettiği kazanç tutarı 100.000 TL
olmakla beraber, banka borcunun tasfiyesinde kullanılan kısım satış hasılatının %50’sidir. Dolayısıyla,
taşınmaza ilişkin satış kazancının sadece 50.000 TL’si (C) Ltd. Şti. tarafından istisna kazanç olarak
gösterilebilecektir.
2.000.000 TL’si anapara ve 400.000 TL’si faiz olmak üzere toplam 2.400.000 TL kira ödemesi yapıldıktan
sonra, kiralama süresinin üçüncü yılında mali zorluklar nedeniyle finansal kiralama bedellerini ödeyemeyen
(B) AŞ temerrüde düşmüştür. Daha sonra söz konusu taşınmaz rayiç değeri olan 11.000.000 TL bedel dikkate
alınmak suretiyle ve tarafların karşılıklı mutabakatıyla (A) Finansal Kiralama Şirketinin tasarrufuna
bırakılmıştır. Kiralama süresinin üçüncü yılında tahakkuk ettiği halde ödenmeyen kira bedelleri 500.000 TL
anapara, 80.000 TL faiz olmak üzere toplam 580.000 TL’dir. (A) Finansal Kiralama Şirketi bu taşınmazı
3/3/2024 tarihinde (D) Ltd. Şti’ne 12.000.000 TL bedelle satmıştır.
Finansal kiralamaya konu taşınmazın sözleşmeden kaynaklanan tüm tasarruf haklarının (B) AŞ tarafından
(A) Finansal Kiralama Şirketine devri işleminde taşınmaz devri söz konusu olmadığından, (B) AŞ açısından
bu işlemden elde edilen kazanca ilişkin olarak istisna uygulanabilecek bir tutar da bulunmamaktadır.
Öte yandan, tarafların karşılıklı mutabakatı sonucu 11.000.000 TL bedel dikkate alınmak suretiyle(A)
Finansal Kiralama Şirketince tüm tasarruf hakları devralınan söz konusu taşınmazın (D) Ltd. Şti.’ne satılması
nedeniyle doğan satış kazancının %50’lik kısmına kurumlar vergisi istisnası uygulanabilecektir.
KVK’nın 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi ile kurumların yurt dışında bulunan iş yerleri veya
daimi temsilcileri aracılığıyla elde ettikleri kurum kazançları, belli şartlar altında kurumlar vergisinden
istisna edilmiştir.
Yurt dışında bulunan iş yerleri veya daimi temsilciler aracılığıyla elde edilen kurum kazançlarının;
- Doğduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az %15 oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi
yükü taşıması,
- Elde edildiği hesap dönemine ilişkin yıllık kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar
Türkiye’ye transfer edilmiş olması,
- İştirak edilen şirketin ana faaliyet konusunun, finansal kiralama dahil finansman temini, sigorta
hizmetlerinin sunulması veya menkul kıymet yatırımı olması durumunda, bu kazançların doğduğu ülke
vergi kanunları uyarınca en az Türkiye’de uygulanan kurumlar vergisi oranında (2022 yılı için %23) gelir ve
kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması gerekmektedir.
2.2.8. Yurt Dışında Yapılan İnşaat, Onarım, Montaj İşleri ile Teknik Hizmetlerden Sağlanan Kazançlarda
İstisna
KVK’nın 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi ile yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile
teknik hizmetlerden sağlanarak Türkiye’de genel sonuç hesaplarına aktarılan kazançlar, herhangi bir koşula
bağlanmaksızın kurumlar vergisinden istisna edilmiştir.
KVK’nın 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde, kurumların yurt dışında bulunan işyerleri veya
daimi temsilcileri aracılığıyla elde ettikleri kazançlar, maddede belirtilen tarihe kadar Türkiye’ye transfer
edilmiş olmak ve en az %15 oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri vergi yükü taşımak koşuluyla vergiden
istisna edilmiştir.
Benzer şekilde, anılan fıkranın (h) bendi ile de yurt dışında bulunan işyerleri veya daimi temsilcileri
aracılığıyla yapılan ve yurt dışında vergilendirilen inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden
sağlanan kazançların (vergi yükü oranına bakılmaksızın), ayrıca yurt içinde de vergilendirilmesinin önüne
geçilmesi amacıyla bu kazançlar kurumlar vergisinden istisna edilmiştir.
Teknik hizmetler esas itibariyle inşaat, onarım ve montaj işleriyle ilgili olarak yürütülen planlama,
projelendirme, mimarlık ve mühendislik, etüt, fizibilite, harita tasarım, metraj, keşif, idari ve teknik şartname
ile ihale dosyası hazırlama, ihale değerlendirme, mesleki kontrollük, inşaat kontrollüğü, tasarım kontrollüğü,
işletmeye alma danışmanlığı, proje ve yatırım yönetimi ve benzeri hizmetleri kapsamaktadır.
Teknik hizmetlerden elde edilen kazançların da anılan istisnadan yararlanabilmesi için bu işlerin yurt
dışında bulunan işyerleri veya daimi temsilciler aracılığıyla yapılması; yurt dışında ayrıca bir işyeri veya daimi
temsilci olmadan yapılan teknik hizmetlerin, hizmet ihracatı olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.
Ayrıca, teknik hizmetlerin yurt dışındaki inşaat, onarım ve montaj işlerine bağlı olarak yapılma şartı
bulunmamaktadır.