Page 30 - GENÇ KALEMLER SAYI 1.indd

Ege İhracatçı Birlikleri OO

OKUL GÜNLÜKLERi beş senedir aynı sınıfı paylaşıyoruz. düşünerek sevinirken öğretmen kapıyı
Yaz tatilinin son günlerindendi ve Annem uyuma vaktinin geldiğini açtı.
hatırlatınca yatak odama gittim. Okul “şaka yaptım, kızım. Gel içeri dedi.” O
artık okulumu, arkadaşlarımı ve
yeni öğretmenlerimi merak etm- çantamı hazırlamaya başladım. Ders an rahatlamıştım. Sınıfa girdiğimde
eye başladım. Kafamda bir sürü programını bilmediğim için kalem ku- bir tek Zıp Zıp Pelinin yanı boştu.
soru vardı. Acaba şubem neydi? tumu, suyumu ve birkaç defter koyup İstemeyerek te olsa onun yanına otur-
Sınıflar karıştırıldığı için eski sınıf çantamı kapının önüne koydum. Tel- dum.
efonuma bakıp sabah alarmın çalması Öğretmen kendini tanıtmaya başlarken
arkadaşlarımla aynı sınıfa düşecek
miydim? Bunu gibi bin bir soru aklımı için saati ayarlayıp heyecan içinde bende içimden bu sene çok uzun ola-
karıştırmaya başlamıştı. Artık tatil uykuya dalmaya hazırlandım. Heye- cak diye geçiriyordum.
sıkıcı olmaya başlamıştı; çünkü ta- candan uyumak güç olmuştu.
tilden geleli birkaç hafta olmasına Gözlerimi açtığımda sabah olmuştu.
Dişlerimi fırçaladım, elimi yüzümü
rağmen arkadaşlarım hala tatillerine
devam ediyordu. Bense mahallede öyle yıkadım, kıyafetlerimi giyip saçlarımı
tek başınaydım. topladım. Çantamı kapının kenarından
Annem sürekli beni test çözmeye alıp okulun yolunu tuttum.
zorluyordu. Ben hiçbir zaman ders Babam beni okulun endamlı kapısının
önüne bıraktı. Attığım adımla yeni bir
çalışmayı seven öğrenci olmamıştım.
Sınavdan doksan beş puan alıp ağlayan sahneye geçmiştim. Okulun bahçes-
kişileri hiçbir zaman anlayamadım. ine baktığımda çocukların heyecanlı
Buna rağmen derslerim iyiydi. minik adımlarını, sek sek oynayanları,
Artık evde her gün aynı şeyleri yap- gülüp eğlenenleri görüyordum. Oku-
lun boyası hemen dikkatimi çekmişti.
maktan içim geçiyordu. Artık okula
gitmeyi çok özlemiştim. İyi ki yarın Koyu gri rengi kolonların rengarenk
okullar açılacaktı. boyanması okula farklı bir hava
Ben okulu düşünürken birden kapı katmıştı. Burası bir kolej mi yoksa
çaldı. “Anne ben açarım.” diye benim eski okulum mu diye içim-
den geçirmeden edemedim. Koridoru
bağırdım. Annem ütü yapmaya devam
ediyordu. andıran ön bahçeden içeri yürürken
Kapıyı açtığımda gelen babamdı. bir anda okulun cam cepheli giriş
Okul kaydımı yaptırdığını söyledi kapısı karşıladı. İçeri girdiğimde tam
ve öğrendim ki Zıp Zıp Pelinle aynı karşımda yüce Atatürk tüm hey-
betiyle bize bakıyordu. Başımı sağa
sınıftaydık. Ona Zıp Zıp Pelin deme-
memizin sebebi çok enerjik ve yerinde çevirdiğimde “OKU” yazısından oluşan
duramayan bir kızdı. kitaplık ve önünde öğrenci ve misa-
O zaman birazda kendimden ve firlerin oturduğu sandalyeler vardı.
arkadaşlarımdan bahsedeyim. Benim Hemen sınıfımı aramaya başladım.
Tüm katlara bakmama rağmen hala
adım Öykü. Ben mavi gözlü, siyah
saçlı, buğday tenli bir kızım. Bana sınıfımı bulamamıştım. Katlarda bu-
daha çok “Bülbül Kuşu” derler. Çünkü lunan okulda ilk kez gördüğüm güler
hobilerim arasında en çok şarkı söyle- yüzlü personel abla:
meyi seviyorum ve bence bu konuda “Kızım sen burada ne arıyorsun?”
Daha ben cevap veremeden arka ar-
yetenekliyim.
Tabi ki Ela’yı unutamam. Kumral kaya sorularını sormaya devam edi-
saçlarının arasında sarı geçişleri olan, yordu.
kahverengi gözlü soğuk bir yapısı vardı. “Kaçıncı sınıfsın? Şuben ne?
Aynı sırayı paylaştığı Nazlı vardı. Nazlı Ben 6-F deyince, “6-F ikinci katta”
dedi.
ara sıra gıcık olabilen ve genellikle
soğuk bir yapısı var. Bu yüzden biz ona Sınıfı bulunca derin bir oh çektim.
“Buzlar Kraliçesi” diyoruz. Üçümüz Kapıyı tıklayıp tam içeri girecekken
öğretmenin “Girme” sesini duydum.
Kapının arkasından “ neden” diye bir
ses verdim. Öğretmenin duymadığını

Gençençençençençenç Kalemler Kalemler Kalemler Kalemler Kalemler Kalemler
G G G G G
30 2018