Page 8 - Yürüyüş Dergisi 24. Sayısı
P. 8
Dostunu Dümanını Tanımak,
Devrimcinin
Sınıf Bilincinden Doar
1) Dostu düşmandan ayırmakta nıfsal kimliği belirleriz. Söyleme de- sonuçlarını göstermesi açısından
ustalaşmak, savaşta ustalaşmaktır. ğil, yaşamımıza bakarız. Ülkemizde önemli bir örnektir. Tarih böyle bir
Savaş, dost düşman ayrımında ger- bütün halk düşmanı iktidarlar, hatta dostluğun olamayacağının yüzlerce
çeğin ölçüsüdür. Savaş içindeki ye- “patronlar”, “halkçı” söylemleri en örneğiyle doludur.
rine, aldığı tavra göre, dostumuzu üst perdeden seslendirirler. Halkı 8) Halkımızın deney-tecrübesi,
düşmanımızı tanırız. Bu ayrım en az sevdiklerini, halktan yana olduklarını dostu düşmanı tanımada en önemli
savaşın kendisi kadar netlik taşır. her fırsatta dillendirirler. Öte yandan kılavuzumuzdur. Halkın söylencele-
Savaşın her anında vardır. ülkemizde milyonlar işsiz, aç, on- rinden türkülerine, hatta beddualarına
2) Dostu düşmanı tanımak için binler hapishanelerde. Sokaklarda kadar her şeyde ayrımın ne kadar
,sınıfsal bakmak gerekir. Dostunu insanlarımız donarak ölüyor. Sellerde net olduğunu görebilirsiniz. Sadece
düşmanını tanımakta zorlanan, ka- ölüyor. Şehirlerde, evlerinin içinde, ozanların şiirlerine baksak yeter. Bed-
rıştıran, kişi ya da örgüt olarak dağlarda insanlarımız katlediliyor. reddinler, Pir Sultanlar, Çakırcalılar,
sınıfsal bakış açısını kaybetmiş de- Söz söyleme hakkı dahi tanınmayan Şahin Beyler, Mahirler, Denizler...
mektir. halk, en şiddetli baskıyı yaşıyor. Tüm vardır. Yaşayan öncüler, halkın dost-
Dostluk-düşmanlık, sınıfsaldır, bunları ve dahasını bilip iktidara ya larıdır. Ülkemizde ve dünyada halk,
tarihseldir. Dünden bugüne oluşma- da onun herhangi bir uzantısına, par- dostunu düşmanını iyi tanıdığını gös-
mıştır. İnsanın insan tarafından sö- çasına “dost” diyebilmek mümkün termiştir. Halkla beraber savaşanlar
mürülmesiyle beraber, ayrım başla- değildir. Bunu, “düşmanı tanımamak” içinde ayrım çok nettir. Milyonların
mıştır. Bu ayrışma, günübirlik olay- olarak açıklayamayız. Bu ideolojik dilindeki “Amerika katil, katil” ger-
lara, durumlara göre değişiklikler bulanıklıktır. çeğini duyup “Amerika Defol Bu
göstermez. 6) Dostu düşmanı tanımak için Vatan Bizim” diyerek düşmanımızı
Sayı: 24 tanıdık, tanıttık.
3) “(...) bizimle düşman arasındaki güçlü bir anti-emperyalist bilince sahip
çelişmelerle halk içindeki çelişmeler 9) Dost cephesini büyütmek, an-
Yürüyüş olmalıyız. Halkların baş düşmanı em-
arasında berrak bir ayrım yapamıyor cak düşmanı tam olarak tanımakla
23 Temmuz peryalizmdir. Başta ABD emperyalizmi
2017
ve ikisini birbirine karıştırıyor. Bun- olmak üzere, emperyalistlerin kan, mümkündür. Dostlarımıza karşı yü-
ların bazen kolayca karıştırılabileceği gözyaşı, açlık... götürmedikleri dün- rüttüğümüz amansız ideolojik mü-
kabul edilmelidir. (...) bizim siyase- yamızın hiçbir noktası kalmamıştır. cadele, dost cephesini büyütme he-
timiz, düşmanla aramıza kesin bir Afganistan'dan Somali'ye, Somali'den defimize doğru atılmış, en güçlü
çizgi çekmek ve farkına vardığımız Suriye'ye... Dünyanın her yerinde siyasi, adımlardır.
zaman hataları düzeltmektir” (Seçme askeri, ekonomik olarak halklara açılan Halk düşmanı olmayan herkes ve
Eserler-Mao, 5.cilt Syf. 426) tüm savaşları emperyalistler çıkartmıştır her örgütlenme, dostumuz olabilir.
Mao'nun söylediği o kesin çizgi ve sürdürmektedir. Milyonları örgütleme iddiamız, dost
konulmadan, hiçbir konuda, hiçbir Askeri üsler, ilaç tekelleri, silah cephesini büyüterek ancak mümkün
alanda gerçek anlamda bir zafer kaza- sanayii, GDO'lu ürünleri, tüketim olabilir. Halkımızın bir sözü vardır;
nılamaz. Bu çelişkinin bilimsel çö- artıkları, yozlaştırma araçları... Va- “Dost kazanmak zor, düşman ka-
zümlenmesini her olayda, her alanda tansız bırakılan milyonlar, ölü ba- zanmak kolaydır” diye.
yapabilmeliyiz. Aksi halde kime karşı, lıklardan daha kıymetsiz insanlar. Sınıfsal kimlikleriyle halk safla-
neden mücadele ettiğimizi unuturuz. Emperyalizm “barış yanlısı, güler rında olması gereken, ancak ideolojik
4) “Siz efendi kalmak istiyorsunuz, yüzlü, insancıl” vb. olamaz! zayıflıkları nedeniyle düşmana hizmet
öyleyse her zaman düşman olarak 7) Emperyalistlerden “dost” edin- eden politikaları savunanları da ka-
kalacağız, bugün de otuz yıl önce meye çalışanlar, halktan uzaklaşan ve zanmayı hedeflemeliyiz. Bugün
olduğu gibi. Sizin her şeyiniz var, gerçek dostlarından vazgeçenlerdir. AKP'ye oy veren milyonlarca yoksul,
bizim hiçbir şeyimiz yok, size karşı Devrimciler, “köprüyü geçene kadar kendi ipini çektiğini öğrendiğinde
dostluk beslememizi bekleyemezsiniz ayıya dayı diyelim” anlayışıyla sava- birçoğu için, iş işten geçmiş olabilir.
daha!” (Köylüler, Balzac Syf.87, Oda şamazlar. Muğlaklaşan sadece bir kav- Nedenleri bulup çözmek, halka düş-
Yayınları) ramın tanımı değildir. Sınıfsal olarak manını göstermek, sorumluluğumuz-
Balzac'ın konuşturduğu yoksul savaş saflarının muğlaklaşmasıdır. dur. Bunu yapacak ideolojik güce
köylü, tarihsel gerçeği çok basit, çok Bugün Suriye'de YPG'nin, ABD sahibiz.
net anlatıyor. emperyalizmiyle “çıkar ilişkisi” dost 10) Devrimcinin dostunu düşma-
5) Halktan yana tavrına göre, sı- düşman ayrımındaki muğlaklaşmanın nını bilmemesi devrimci kimliğini
8
DEVRİMCİLİK, TESLİM OLMAMAKTIR!