Page 4 - Yürüyüş Dergisi 59. Sayı...
P. 4

BİZLER; HALKIN MÜHENDİSLERİ, HALKIN MİMARLARIYIZ!

                    BİZLER; GEÇMİŞİN MİRASÇISI, GELECEĞİN KURUCUSUYUZ!


                             YENİ BİR MÜHENDİSLİK ve MİMARLIK ANLAYIŞINI

                                            KENDİ ELLERİMİZLE ÖRÜYORUZ!

                       HALK İÇİN ÜRETİYOR, HAKLARIMIZ İÇİN DİRENİYORUZ!




                       MÜHENDİS ve MİMARLARIN ÖNÜNDE İKİ YOL VAR; BİLGİ ve BİRİKİMLERİNİ;
                      YA İŞBİRLİKÇİ TEKELLERİN, KATİLLERİN KARLARINA KAR KATMALARI İÇİN;

                   YA DA EZİLEN, SÖMÜRÜLEN, AÇ BIRAKILAN, EN TEMEL HAKLARINDAN MAHRUM
                        BIRAKILAN HALKIN İHTİYAÇLARINI KARŞILAMAK İÇİN KULLANACAKLAR!


                                                BİZ İKİNCİSİNİ SEÇMEYİ ONUR BİLDİK!

                                            FAŞİZMİN İŞKENCELERİ, TUTUKLAMALARI;

                             BİR PARÇASI OLDUĞUMUZ HALKTAN ÖĞRENİP HALKA ÖĞRETME,
                   HALKIN MÜHENDİSİ-MİMARI OLMA GURURUNU TAŞIMAKTAN ALIKOYAMAYACAK!

                          ÇÜNKÜ HALK ve VATAN SEVGİMİZ FAŞİZMDEN ÇOK DAHA GÜÇLÜDÜR!


                    HALKIN AÇLIĞINA  ÇÖZÜM              çarpık kapitalizm ve ona bağlı olarak  sosyal bir etkinliğe gidemiyor, kül-
                 ÜRETTİĞİMİZ İÇİN SALDIRIYA             sürdürülen sömürge tipi faşizm, böyle  türel olarak kendini geliştiremiyor.
                 UĞRUYORUZ. HALKA ELEK-                 bir insan tipi yaratıyor.              Kafasını kaldırıp ülkede, dünyada
       Sayı: 59
                 TRİK GÖTÜRDÜĞÜMÜZ İÇİN                    Halkın tüm sınıf ve katmanların-    olup bitenlerle ilgilenemiyor.
                 TUTUKLANIYORUZ.                        dan, tüm meslek gruplarından in-          Tarihler boyunca toplumların ge-
       Yürüyüş
       25 Mart
                    PATRONLARA ÇALIŞMADI-               sanlarımızı bu hale getiriyor. Bilgisiz,  lişimi; önceki toplumların bilgi ve
       2018
                 ĞIMIZ İÇİN,                            alıklaşmış, özgüvenden yoksun, kor-    deneyimlerinin üzerine kendi bilgi
                    İŞİMİZ, EKMEĞİMİZ UĞRU-             kak, pasif... İşçisinden köylüsüne,    ve deneyimlerini katarak gerçekleş-
                 NA DİRENDİĞİMİZ İÇİN HER               öğrencisinden aydınına, doktorundan    miştir.  Ama sömürüye dayalı tüm
                 GÜN İŞKENCE GÖRÜYORUZ!                 sanatçısına, öğretmeninden avukatına,  toplumlarda olduğu gibi kapitalist
                                                        esnafından memuruna, mavi yakalı-      toplumda da halkın tarihler boyunca
                    Faşizm, gücünü halkın güçsüz-
                                                        sından beyaz yakalısına; çarpık ka-    biriktirip bugüne kadar getirdiği bil-
                 lüğünden alır. Halk ne kadar güçsüz,
                                                        pitalizmin yarattığı örgütsüz ve güç-  giler halktan çalınıyor, saklanıyor.
                 ne kadar çaresiz, ne kadar umutsuz
                                                        süz insan bu şekilde yaşıyor.          Bilgiyi paylaşmayı yasaklıyor.
                 olursa faşizm halka zulmetmeye, hır-
                 sızlığına, sömürüsüne o kadar per-        Aynı durum; "beyaz yakalı" olarak      Bugün emperyalizm; bilim ve
                 vasızca devam eder. Halk ne kadar      adlandırılan, genelde yaşam standardı  teknolojide, mühendislik-mimarlıkta
                 bilgisiz, cahil bırakılırsa, faşizm o  ve aldığı maaş itibariyle toplumda     da bunu yapıyor. Emperyalizmin
                 kadar uzun süre korkuyla yönetmeye     "orta halliden iyice" diye sınıflandı-  yeni sömürgesi olan ülkemizde bilim
                                                        rılan mühendis-mimarlar için de ge-    adına, mühendislik-mimarlık adına
                 devam eder. Sorunlarının çözümsüz
                                                        çerli. Çünkü mühendis-mimarlar da      neredeyse hiçbir somut bilgi öğre-
                 olduğuna, sömürü düzeninin değiş-
                                                        günden güne yoksullaşıyor, daha dü-    tilmiyor. Okullarda bilgiyi parça
                 meyeceğine o kadar kesin biçimde
                                                        şük ücretle çalışmaya mecbur bıra-     parça ve soyut haliyle veriyor. Bunun
                 ikna eder.
                                                        kılıyorlar. İşsiz bırakılıyorlar veya  sonucu olarak da eğitim sistemi;
                    Marks, kapitalizmin iki sırrını
                                                        sürekli işten atılma korkusu ile çalı-  kendi başına hiçbir şey üretemeyen,
                 çözdüğünü söylüyor;
                                                        şıyorlar. Türkiye'de ortalama bir mü-  geliştiremeyen, tek başına ayakta
                    1- Emek sömürüsü,                   hendis, haftada 60 saatten fazla ça-   duramayan, mesleki bilgisine güveni
                    2- Yabancılaşma.                    lışıyor; ki OECD ülkeleri arasında     olmayan mühendis-mimarlar yara-
                    Emek sömürüsü ile halkın elinin     en yüksek oran bu. "Esnek çalışma"     tıyor. Mühendis-mimarları; zenginler
                 ürününü çalıp aç bırakıyor. Yaban-     adı altında gecenin bir yarısı veya    için yapılan üretimin bir teknikeri,
                 cılaşma ile de halkın aklının ürününü  haftasonu ya ofise çağrılıyor ya da    ara elemanı haline getiriyor.
                 çalıp aptallaştırıyor. İşte genelde ka-  evden çalış deniliyor.                  Sonuç olarak emperyalizm, üre-
                 pitalizm, ülkemiz özgünlüğünde ise        Günlük "maişet derdi" nedeniyle     timin halk yararına gelişmesini kasıtlı



         4 4
                                      FAŞİZMİN BASKILARI, TUTUKLAMALARI
   1   2   3   4   5   6   7   8   9