Page 10 - Yürüyüş Dergisi 38. Sayı...
P. 10

Biz diyoruz ki;               Küçük Burjuva Milliyetçiliği Çıkmazdır,


                                                            Faydacı, Benmerkezcidir...
                                                      Kullandığını Sanır Ama Kullanılır...
                  Biz diyoruz ki; Küçük burjuva
              milliyetçiliği çıkarcı, faydacıdır. Politikalarında belirleyici olan yararlanmak ve kullanmadır.  Mil-
              liyetçiliğin gözü kördür. Çıkmazdadır, benmerkezcidir. Onurları, namusları, yer altı yer üstü
              zenginlikleri gibi milliyetçilikleri de satılıktır. Kredi karşılığında, borçlarının silinmesi karşılığında,
              dolar karşılığında her şeylerini satmaya hazırdırlar. Barzani gibi Kürt milliyetçileri Amerika’nın
              çıkarları için, Ortadoğu halklarına karşı, Irak halkına karşı Amerika’nın yanında savaşıyor. PKK ,
              YPG gibi Kürt milliyetçileri kendilerini Amerika’nın “ortağı” zannediyor. Bayraklarının yan yana
              dalgalanmasından gurur duyuyorlar. Gerçekte ise; ortada sadece kullanılan, dolar ya da büyük
              silahlar karşılığı satın alınan bir silahlı güç vardır.
                 Biz diyoruz ki; Küçük burjuva milliyetçiliği ilkesizliktir. “Emperyalizmin icazetinde”
              olmaktan da çıkmış, emperyalizmin askeri olmayı, emperyalizm adına, başka halkları katletmeyi
              kabul etmiş işbirlikçilik çizgisidir. BARZANİ-TALABANİ arasındaki çatışmalara, ‘90’lı yıllarla
              birlikte Irak Kürdistanı’nda bir güç olmaya çalışan PKK de katılır. PKK’nin Barzani ve Talabani
              ile arasındaki ilişkiler de milliyetçiliğin faydacılığına göre şekillenmiş, Ortadoğu politikacılığının
              tüm “incelikleri” gösterilmiştir. Yine güncel çıkarlar, mülkiyetçilik ve dengeler ittifaklara yön
              vermiştir. Bu ilişkilerde kullanılma, başka güçlere bel bağlama, birbirinin kuyusunu kazma vardır.
              Ortaklaşılan nokta yurtseverlik değil, emperyalizmden çözüm beklemektir.
                 Biz diyoruz ki; Küçük burjuva milliyetçileri emperyalizmi “dost” edinirler. Bu dostluk
              kuzunun kurtla dostluğudur. İlla ki bir gün o kurt, o kuzuyu boğacaktır. Küçük burjuva milliyetçileri
              hiçbir zaman emperyalizm “karşılıksız” sevmeyeceğini anlamaz. Çünkü tarihten ders çıkarmaz.
              Emperyalizm çıkarları için herkesi ve her şeyi kullanır, atar. Emperyalizm dünya halklarıyla asla
              dost değildir. Barzani emperyalizme sırtını dayadı, kullanmak istedi, kullanıldı.  Ama şimdi
              emperyalizm ona sırtını döndü. Saddam'ı aynı şekilde İran'a karşı kullandı sonra katletti. Amerika
              dün Esad iktidarını yıkmak için, IŞİD ve onun gibi işbirlikçi örgütleri kullandı. Bugün ise IŞİD’i
              kontrol altında tutmak ve istediği gibi kullanmak için PYD-YPG’yi kullanıyor.
                 Biz diyoruz ki; Küçük burjuva milliyetçiliği mülkiyetçiliktir. Sadece kendi çıkarlarını
              düşünür. Kürt milliyetçileri “mülkü” için ABD’nin askeri olarak başka halkları katletmek dahil her
              şeyi yapıyor.  Mülkiyetçilik, iç sorunlarını demokratik yollardan çözmelerini, halka dayanarak
              çözümler üretmelerini engelliyor. Çözümü birbirleriyle çatışmakta buluyorlar. Emperyalistler ve
              işgalciler de bunu değerlendiriyorlar. Mülkiyetçi anlayışlar çatışıyor İsrail Siyonizmi ve ABD em-
              peryalizmi katlediyor.

                 Biz diyoruz ki;  Küçük burjuva milliyetçiliği tutarsızlıktır; PKK ve Barzani hareketleri hiçbir
              zaman tutarlı bir politik çizgiye sahip olamamıştır. Çünkü ideolojik tutarlılıkları yoktur ve
              milliyetçilik politikada savrulmayı da beraberinde getirmektedir. Milliyetçilik kendi gücüne,
              ideolojisine güvensizliktir. Kendine ve halkların gücüne olan güvensizlik milliyetçi düşünceyi
              oradan oraya savurmakta, hangi limanda demir atacağı belirsizleşmektedir. Bir gün düşman ilan
              edilenler ertesi gün dost ilan edilmiş, dost ilan edilenler düşman ilan edilmiştir. Kavramların da
              önemi yoktur çünkü bugün hakaret eder, yarın çıkarlarına uygun düşerse, pohpohlayabilir . Bir
              bakmışsınız “silah Kürtler’in garantisidir” denmiş, bir bakmışsınız “silahlı mücadelede ısrar
              yanlıştır” denmiştir. Düşüncede ve pratikte bir tutarlılıkları yoktur.

                 Biz diyoruz ki; Küçük burjuva milliyetçiliği gerçek anlamda Ulusların Kendi Kaderini Tayin
              Hakkını sonuna kadar savunmaz. Bu hak bedel ister, uzlaşmazlık ister. Emperyalizmle kol kola bir
              ideoloji, halkların kaderini kendinin tayin etmesini güvenceye alamaz. Ulusların kaderini tayin
              hakkının uygulacısı da, güvencesi de sosyalistlerdir.



       10
   5   6   7   8   9   10   11   12   13   14   15