Page 8 - Yürüyüş Dergisi 17. Sayısı

Biz diyoruz ki; GERİLLA HALKTIR!

Biz diyoruz ki; gerilla, vatan topraklarında devrim yapmak, halkımızın kurtuluşunu
sağlamak ve sosyalizmi kurmak için yola çıkan halkın çocuklarıdır.
Biz diyoruz ki; gerilla halktır, gerilla savaşı da halkın savaşıdır. Halkın genci yaşlısı,
işçisi köylüsü, öğrencisiyle silahlandığı, savaşı örgütlediği ve düşmana darbeler indirdiği,
fiziki olarak güçsüzün güçlüye karşı mücadele ettiği, az olanakla düşmanı yenilgiye
uğrattığı savaştır.
Biz diyoruz ki; önderimiz Dursun Karataş'ın sözleriyle “Gerilla halktır. Gerilla
silahlanmış halktır. Halkı silahlandırmak, savaştırabilmek için geniş halk ve sınıf tabakaları
içerisinde sürekliliği olan bir çalışma yapmadan sıradan işçi, köylü, emekçi genci
silahlandırıp gerilla savaşı yapmak, gerillayı beslemek, barındırmak, büyütmek imkansızdır.
Gerilla ünlü deyimiyle denizde balıksa bu denizin sürekli içinde olarak, onu koruyarak
balığın üreyip yaşamasını sağlamalıyız.”
Biz diyoruz ki; herkes gerilla olabilir ve ülkemizdeki zulme karşı savaşabilir. Bir
DHKC Gerillası, gerilla olma nedenini kısaca şu sözle açıklıyor; “Gerilla olmak, yani
bizler bu halkın çocuklarıyız. Yaşanan birçok acı, yoksulluk ve katliamlar var. Bunların
sebebini bilip de savaşmamak zalimden yana olmaktır. Silahlı mücadele ezilen halklar için
nasıl bir zorunluluksa bizim de bu gerekliliği yerine getirmemiz lazım.”
Biz diyoruz ki; halkın düşmanları yani düşmanlarımız, kendi sefahat ve zenginliklerini
büyütebilmek, sömürü ve yağmalarını, saltanatlarını devam ettirebilmek için tüm halka her
geçen gün, daha bir şiddetle zulmediyor. Halk olarak her gün faşizmin zorbalığını ve
terörünü yaşıyoruz. Buna karşı halkın gerillası olmak ve bu zulmü yaşatanlara karşı
savaşmak bizim görevimizdir.
Biz diyoruz ki; gerilla halktır ve halk savaşında devrim safında savaşmanın yaşı da
yoktur. Vatan için her yaş ve koşulda savaşılır. Gerilla halk savaşı, emperyalizme ve
faşizme karşı bağımsızlık, kapitalist sömürüye karşı, sömürüsüz bir dünya olan sosyalizm
için verilen halkların kurtuluş savaşıdır. Ve bugün bu savaşı Cepheliler 7’den 70’e her
alanda sürdürüyor. Örneğin Bünyamin 18’inde, Tuncel 50’li yaşlarında dağlara çıkıp
savaşıyorsa, Kemal amca 70 yaşına rağmen açlık grevi yapıyorsa, bu verdiğimiz halk
savaşının sonucundandır.
Biz diyoruz ki; gerilla halk savaşıdır ve herkes gerilla olabilir. Halkını, vatanını seven,
adalet isteyen, emperyalizme ve faşizme kin duyan, bağımsız demokratik sosyalist Türkiye’yi
isteyen; eli silah tutan herkes gerilla olabilir.
Biz diyoruz ki; halkın gerillası olmak, halkın çektiği acıları hissetmek ve onlar için sa-
vaştığını bilmektir ayrıca. Yine bir DHKC Gerillası’nın anlatımından örnek verecek olursak;
“Gerilla olmak halkımıza, sevdiklerimize yapılan zulmün hesabını soruyor olmak bu yanıyla
güzel bir duygu. Mutluyuz, gururluyuz. Çünkü halkımızla özgür, sömürüsüz bir ülke yarata-
cağız.”
Biz diyoruz ki; halkın gerilla savaşı, vatanımızın bağımsızlığını, halkımızın özgürlüğünü
getirecek. Bunun için savaşmaktan başka bir kurtuluş yolumuz yoktur. Anadolu halkları
zalime ve zulme hiçbir zaman biat etmemiştir. Anadolu halkları silahlarını ve özgürlük
bayrağını, kuşaktan kuşağa devrederek, tüm zorbalara karşı savaşmış ve onurunu korumuştur.
Bugün bu özgürlük bayrağı ve devredilen silahlar halk kurtuluş savaşçılarının ellerindedir.

8