Page 46 - Kazova Bülten 3. Sayı
P. 46

İlk zamanlar insanlara 'hasta' olmadığımızı, bakıma

          muhtaç olmadığımızı, sağlığımızın elverdiği ölçüde eski
          yaşantımıza devam edeceğimizi, direnişi eskisinden

          daha çok anlatmamız ve daha çok çalışmamız gerekti-
          ğini anlatmaya çalıştık. Açlığımızın biyolojik olmaktan

          çok politik bir şey olarak algılanması gerektiğini anlat-
          mak gerekti.

            Başlarda ayakta durmamıza bile tepki gösteriyorlardı.

          Direniş dostlarına kalsa bizi bir cam fanusa kayacaklardı.
          Neyse ki, ısrarımız kazandı. Dostlarla kavgalar azaldı. İlk
          zamanlara göre daha özgürüz. Onlar da iyi olduğumuzu

          gördükçe müdahalelerini minimuma indirdiler. Yine biz
          kazandık.

            İkinci kavgayı üzgünler sınıfına karşı veriyoruz. 'Sizin

          için çok üzülüyoruz. Ne olur açlık grevini bırakın' diyen-
          ler hala var.  Onlara bir kerede buradan seslenelim: Kim-

          seyi üzmek için yapmıyoruz bu eylemi. Bu eylem
          iktidara bir meydan okuma olduğu kadar, size de bir

          çağrı. Biz eylemimizle, “Herkesin yapabileceği bir şey
          vardır”, diyoruz. Binlerce insanın katacağı küçücük bir

          emek, direnişi kocaman bir kartopuna dönüştürür.
          Üzülmekten fazlasını yapabilirsiniz. Bize inanın. Kendi-
          nize inanın. Zaferi beraber öreceğiz.


            Bugünlük bu kadar. Sizi çok seviyoruz, unutmayası-
          nız...



                                             46
   41   42   43   44   45   46   47   48   49   50   51