Page 41 - Yürüyüş Dergisi 21. Sayısı
P. 41

aklımız
             dİyalektİk             DEVRİMCİLİK AKIL TAMİRCİLİĞİDİR
         materyalİzmdİr
                                        HAKSIZLIĞA BOYUN EĞMEMEK, FİLLERİN EZDİĞİ
                4+3
                                KARINCA OLMAMAK İÇİN SINIF BİLİNCİMİZE SAHİP ÇIKALIM!


              Bir çocuk nasıl ki, ailesinin öğrettikleriyle  Türk,  Yaşar Kemal’in “Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı
            Kürt, Laz, Çerkes, Ermeni olduğunu biliyor ve kavrıyorsa...  Topal Karınca” isimli bir kitabı vardır. Bu kitapta, filler
            Nasıl ki, bu bilinçle, ait olduğu milliyetin kültürüyle bü-  ve karıncalar üzerinden sınıflar savaşımı anlatılır.
            tünleşiyorsa... Sınıf bilinci de kişinin ait olduğu ekonomik  Güç ve haklılık arasındaki ilişkiyi anlatan kitapta,
            yapıyı bilmesi demektir. Kendisinin hangi sınıfta yer al-  fillerin güçlerine güvenerek karıncalara açtığı savaş an-
            dığını bilmesidir.                               latılıyor. Gücünü kendinden milyonlarca kez küçük ka-
              Bunu öğrenmenin çok basit bir yolu vardır; çünkü  rıncalar üzerinde denemek isteyen filler, karıncaları
            sadece 2 sınıf vardır: Yani biz ya burjuvaziyle ya da pro-  kendi çıkarları için çalıştırırlar. Sonuçta karıncalar birleşir
            leterya ile aynı tarafta, aynı sınıftayız.       ve haksızlığa boyun eğmeden filler sultanlığını devirir-
              Ait olduğumuz sınıfı bilirsek eğer, o sınıfın bilincine  ler.
            sahip olmaya başlarız. Araştırır, öğrenir, okur ve öğreniriz.  İşte biz de hangi sınıfa ait olduğumuzu bilmezsek,
            Nasıl ki, bir Kürt için Kürtçe öğrenmek çok doğal ve  kendisini fil zanneden bir karınca oluruz. Ya da filler
            olması gerekense, proleteryanın safında yer alan bir  için hizmet etmesi gerektiğini düşünen ve bunun için
            emekçi için de kendi sınıfının ideolojisini bilmek çok  canını dişine takan karıncanın yerine geçeriz.
            doğaldır. Hatta zorunluluktur. Neden?              Bir karar vermeliyiz. Biz kimiz? Hangi sınıftanız?
              Çünkü burjuvazi, bizim kendimizin hangi sınıfa ait  Karınca mı fil mi olacağız?
            olduğumuz bilincine ulaşmamızı engeller. Sınıf farklarını,  Karıncaysak eğer, fillerin egemenliğine neden izin
            sınıf çelişkilerini çarpıtır, göstermemeye, görünenlerin  veriyoruz?
            de kader-alınyazısı-nasip-kısmet-şans olarak algılanmasını  Karıncalar çok çalışkandır, kolektiftirler. Ortakça bir
            sağlamaya çalışır.                               yaşamları vardır. Bir zincir gibi düzenli çalışırlar. Eğer,
              Neden?                                         bilinçleri boşaltılırsa, akılları çalınırsa, emekleri çalınırsa
              Çünkü iki sınıf var ve bu iki sınıftan birisi tüm zen-  o zaman bunu mekanik olarak bir makina gibi yaparlar  Sayı: 21
            ginliklere sahipken, diğeri değil. Birisi diğerinin emeğini  ve emeklerinin nereye gittiğini bile görmezler. Uyuşturma  Yürüyüş
            çalıyor ve bunun üzerinden zenginleşiyor. Yani iki sınıf  ve yozlaştırma da işte bu nedenle yapılır.   2 Temmuz
                                                                                                                2017
            arasında çok temel farklar var. Ve bir Kürt nasıl çıkıp da  Sözün özü, biz halkız. Biz ezilenleriz. Biz, soyu yer-
            ben Lazım diyemezse, bir emekçi de çıkıp, ben burjuvayım  yüzünden silinmek istenenleriz. Biz, zalimlerin tüm
            diyemez. Burjuvazinin niteliklerine sahip olamaz. Kü-  işlerini yapanlarız. Biz, ürettiği kadar kazanamayanlarız.
            çükburjuvazi gibi arada kalan kesimler olsa da bunlar da  Biz karınları ekmekle değil, yalanla doldurulanlarız. Ve
            öz itibariyle halk dediğimiz tüm ezilenlerin safındadır.  biz, bir ayağa kalkarsak eğer filleri tepetaklak edecek
            Burjuvaziye yaranma çalışmaları nafile bir çabadır;  güce sahip halkız. Ezenler bizi unutmasınlar, binlerce
            önünde sonunda burjuvazi tarafından kullanılırlar.  yıldır sonlarını biz getirdik çünkü. Nasıl ki, kölecilik
              Sonuç olarak söylemek istersek eğer;           düzeninde, feodalizmde zalimleri yendiysek bugünün
              1- Hangi sınıfa ait olduğumuzu bilmeliyiz. Sınıfını  zalimlerini de yeneceğiz; düzenlerini yıkacağız.  Tarih
            bilmeyenler, sınıfının değerlerine sahip çıkmayanlar al-  şahittir ki, ezenlerin sonu ezilenlerin elinden olacaktır.
            datılırlar.                                        Bunun için sınıf bilincimize sıkı sıkı sarılalım!
              2- Hangi sınıftan olduğumuzu bilmek, bizim ne yap-
            tığımızı, neden yaptığımızı bilmemizi gerektirir.  İlhami Karakoç, Kadıköy Belediyesi Önünde
              3- Sınıfını tanımayan bilmeyen bir insan aldanır,  Direnmeye Devam Ediyor!
            kandırılır, bilinçsizce, sömürünün kurbanı olur.   Kadıköy Belediyesi tarafından hukuksuzca evi yıkılan ve
              4- Tarih, sınıflar savaşımıdır. Bu savaşta yenenler ve
                                                            ekmeğini kazandığı tezgâhı gasp edilen İlhami Karakoç,
            yenilenler vardır. Sınıf bilincimiz olmazsa eğer, özünde  barınma hakkı ve çalışma hakkı için Kadıköy Belediyesi
            yenen mi yenilen mi olduğumuzu bile anlamayız.
                                                            önünde pankart açarak oturma eylemi yapmaya devam ediyor.
              5- Sınıf bilincimiz olmazsa eğer, ait olduğumuz sınıfın
            haklarının da bilincinde olmayız. Ve bu bizim haklarımızın  İlhami Karakoç, 21 Haziran'da saat 12.30 – 15.30
            çalınmasına sessiz kalmamız anlamına gelir.     arasında Belediye önündeki oturma eylemine devam etti.

                              Dergimizin 21. sayısının yayınlandığı 2 Temmuz 2017 günü;
                            *KEC- Nuriye Gülmen ve Semih Özakça açlık grevlerinin 116. günündeler
                                 *KEC- Nazife Onay direnişini Ankara Yüksel Caddesi’ne taşıdı
                          *Malatya’da direnen KEC’liler direnişlerini Ankara Yüksel Caddesi’ne taşıdılar
                                *Sultan ve Esra Özakça açlık grevi direnişinin 41. günündeler
                                     *KEC- Düzce Alev Şahin direnişinin 132. gününde


                                                                                                               41
                               KARŞISINDA HALK MECLİSLERİ VAR!
   36   37   38   39   40   41   42   43   44   45   46