Page 18 - Yürüyüş Dergisi 19. Sayısı
P. 18
Biz diyoruz ki; İŞKENCECİLİK, FAŞİZMİN KARAKTERİDİR
Biz diyoruz ki; faşizm baskıdır, işkencedir, yasaklardır, katliamdır. Faşizm yalan,
terör, demagoji ile yönetir. Faşizm meşruluğunu “kanun devleti” olmasından alır. Bu
nedenle baskı ve yasaklarla yönetmek zorundadır. Fakat biz faşizmin doğasında var olan
yasakçılığını tanımıyoruz.
Biz diyoruz ki; faşizm, ülkemizde “olası bir tehlike” değildir, tam aksi somut bir
gerçektir. Faşizm, mevcut devlet biçimidir, dolayısıyla faşizme ve faşist örgütlenmelere
karşı mücadele, iktidar perspektifiyle ele almamız gereken zorunlu bir mücadeledir.
Biz diyoruz ki; yeni-sömürgecilik ilişkilerinin bir sonucu olarak tekelci burjuvazi en
baştan beri emperyalizme bağımlıdır. Bu nedenle çarpık ve zayıftır. Emperyalizme bu
göbekten bağımlılık yüzünden tekelci burjuvazi kendi ayakları üzerinde tutunamadığından
kapitalist öncesinden kalan toprak ağaları ve tefeci tüccarlarla ittifak halindedir. Bunun
sonucu olarak, ülkemizde sürekli bir siyasi, ekonomik ve sosyal kriz yani “milli kriz” sür-
mektedir. Katmerli bir sömürü vardır yeni sömürgelerde ve halkın çelişkileri en üst
sınırdadır. Ve egemenler yönetmenin derdindedir, halkın en ufak bir hak talebine tahammülleri
yoktur. Sömürü ve iktidar ancak faşizm yoluyla sürdürülebilir.
Biz diyoruz ki; faşizm, can çekişmekte olan emperyalizmin eli kanlı halidir, halk ço-
cuklarına düşman, direnen emekçilere, öğrencilere… tüm halka düşmandır. Kendince ıslah
etmek, hizaya getirmek, yönetebilmek için katliam dışında yöntemi yoktur. Katliamın adını
Sayı: 19
“Hayata Dönüş” koyar diri diri yakar, kimi zaman saçları koparır, halay çeker, 18 yaşında
Yürüyüş
direnen Sıla Abalay’ı, 53 yaşında direnen nice bedeller ödeyen İnanç Özkeskin’i katleder.
18 Haziran
2017 Özünde hepsi fiziki olduğu kadar, ideolojik saldırılardır. İnsan onurunu hedefler, gözdağı
vermeyi ve halkı mücadeleden koparmayı hedefler.
Biz diyoruz ki; faşizm, halkın en ileri kesimlerini teslim almak için teröre başvurur.
Baskı ve terör kurumları devlette somutlanır. İster devlet eliyle, ister onun beslemeleri sivil
faşistler eliyle uygulansın, faşist terör tek bir amaç için uygulanmaz. Temel amaç her
zaman için, halkın en ileri kesimlerini teslim almak ve halkı susturmaya yönelik olur.
Özcesi; faşizm gözdağı vermeyi, sindirmeyi ve giderek yozlaştırmayı hedefler. Halka
boyun eğdirmek için her türlü fiziki ve ideolojik saldırıyı gerçekleştirir.
Biz diyoruz ki; faşist terör, katliam ve işkence, hiçbir dönem halkı teslim alamamış,
devrimcileri sindirememiştir. Faşist terörü etkisizleştiren, halkın direnişi, mücadelesidir.
Bu direniş ve mücadele tarihi binlerce şehidin verildiği onurlu bir tarihtir. Ve verilen bu
mücadele sonucunda faşizmi tarihin çöplüğüne atacağız.
Biz diyoruz ki; faşist işkenceci katilleri durdurmanın yolu, devrimcilerin yanında
faşizme karşı mücadele etmekten geçiyor. Çünkü faşizmi yenmenin onuru sadece ve sadece
devrimcilere yani sosyalistlere aittir. Bir kuvvet ancak ondan daha üstün bir kuvvet
tarafından durdurulabilir demiştik. Bu kuvvet ise halkın devrim saflarındaki örgütlü gücü-
dür.
Biz diyoruz ki; faşizm halka hesap verecek. Halk çocuklarını katleden faşizmden
hesap soracağız! Tüm halkımızı, başta gençlerimiz, geleceğimiz öldürülmesin diye faşizme
karşı mücadele etmeye çağırıyoruz. Örgütlü bir halkı hiçbir kuvvet yenemez. Faşizmi
döktüğü kanda boğacağız!
18