Page 57 - Yürüyüş Dergisi 18. Sayısı
P. 57
Devrim Meh-
met EROĞLU,
Yüksel
GÜNEYSEL:
26 Haziran
1993’te, SHP Ga-
Kenan Gürz Zehra Öncü Doğan Genç Figen Yalçınoğlu Cem Güler Devrim M. Eroğlu Yüksel Güneysel ziosmanpaşa Baş-
kan adayı Meh-
Kenan GÜRZ, Zehra ÖNCÜ, Doğan GENÇ,
Figen YALÇINOĞLU, Cem GÜLER: met Altuncu’nun iş yerinde, iş yeri sahibinin
ihbarı sonucu pusu kuran polisler tarafından
Dersim İbrahim Erdoğan Kır Silahlı Propaganda Birliği Mustafa Sefer
kurşuna dizildiler. Devrim Mehmet, 1976
Müfrezesi’ne bağlı bir gerilla birliğinde görevli savaşçılardı. Birlik komutanları
Bingöl Kiğı doğumluydu. Lise sıralarında,
Kenan Gürz’dü. 25 Haziran 1995’te, Ovacık Yeşilyazı Nahiyesi Kardere Mev-
mücadeleye katıldı. Yüksel, 1973 yılında Si-
kii’nde, oligarşinin binlerce askeri tarafından kuşatıldılar. 15 saat süren yiğitçe
vas'ın Zara ilçesinde doğdu. Devrimci müca-
çatışma sonrasında şehit düştüler. Kenan, Figen ve Cem Hozatlıydılar. Doğan
deleye 1990 yılında GOPKAD'da katıldı.
Pertekli, Zehra ise Çorumluydu. Kimi çalıştığı tarladan kimi okuduğu okuldan
katıldı gerillaya. Umudun bayrağını taşıyarak ölümsüzleştiler.
Kenan AYDEMİR
1961 doğumluydu. Dev-
Clara ZETKİN: “İnsanın, inancı uğruna ölmeye hazır
Genç'in militan kadrolarından
olması gerektiğini öğrendim.” biriydi.
5 Temmuz 1857’de bir köy öğretmenin kızı olarak dünyaya
14 Haziran 1979 tarihinde
geldi. Gençlik yıllarında sosyalist düşüncelerle tanıştı. Al-
yapılan, İstanbul Kocamustafa-
manya’da mücadelenin en zorlu dönemlerinde mücadeleye
Kenan Aydemir paşa MHP binasının yakılması
büyük katkılar sundu. 1889’daki 2. Enternasyonal’in hazır-
eyleminde, ağır derecede yanık-
Clara Zetkin lanmasına katıldı. Spartakistlerin kurulmasına önderlik etti.
lar alıp, kaldırıldığı hastanede kurtarılamayarak
20 Haziran 1933’te aramızdan ayrıldı.
bir süre sonra şehit düştü.
Anıları Mirasımız ancak gelişmelerden haberi olmadığı için işgale katıl-
mamıştı. Bu olayı sonradan yakınarak anlatır...
Bir yoldaı, Hasan Hüseyin Boyraz’ı Hasan Hüseyin Sivaslıydı. Ailesiyle beraber İstanbul'da
yaşıyordu. Tanıştığımız dönemde de sömestr tatili için İs-
anlatıyor:
tanbul'daydı. Sömestrdaki ilk işi, Dev-Genç'lilere ulaşmak
Hasan Hüseyin'le tanışmamız, O'nun mücadeleye adım olmuştu. Ankara’ya döndüğünde AYÖ-DER çalışmalarında
attığı ilk günlerde olmuştu. '96 Şubat'ında, Devrimci Gençlik yer almaya başlamıştı.
dergisi irtibat bürosunda karşılaştık. Hasan Hüseyin, genç- Hasan Hüseyin, tercihini yaparken değerlendirmeler ve
likten arkadaşların yanında oturuyordu. Sessiz, çekingen araştırmalar sonucu yapmıştı. Mücadele edeceğini belirledikten
ve sevecen bir görünümü vardı. Arkadaşlar 'Ankara'dan sonra, tüm gücünü mücadeleyle geçirir. Hasan Hüseyin kısa
deyince AYÖ-DER'li olduğunu düşünmüştüm. Sonra arka- sürede devrimci değerleri yaşamıyla bütünleştirmişti. İdeo-
daşlara AYÖ-DER'li olup olmadığını sordum. Arkadaşlar lojik-politik olarak kendini geliştirmişti. Hareketin tarihi gibi
da yeni bir arkadaş olduğunu, arkadaşlara ulaşamadığını, birçok konuyu kısa sürede öğrenmişti.
bu yüzden İstanbul'a dergiye geldiğini anlattılar. Hasan Hüseyin'le ilk karşılaşmamızda bir şeyler yapmak
Bu ön bilgilerin ardından Hasan Hüseyin'le konuşmaya için yeni başlayan biriyken, üç ay sonra karşılaştığımızda,
başladık. Memleket neresi, hangi bölüm, kaçıncı sene, artık teorik olarak da, politik olarak da kendini geliştirmiş
okulda durumlar nasıl? gibi tanışma sohbetiyle geçmişti biri olmuştu.
ilk sohbetimiz. Sohbetle birlikte sıcak bir ilişki doğmuştu. '96 Mayısında TÖDEF'in İstanbul Yıldız Teknik Üniversi-
Sıcak, samimi duruşu, çabuk kaynaşmamızı sağlamıştı. tesi’nde düzenlediği kurultayda yeniden bir araya gelmiştik.
Kendisiyle konuşmamızın ardından arkadaşlar anlatmıştı, Ankara'dan gelen Hasan Hüseyinler’i karşılamak için, sabah
Ankara'da arkadaşlara nasıl ulaşacağını sormuş ve bir şeyler erkenden Bostancı Tren İstasyonuna gitmiştim. Aralarında
yapmak istediğini anlatmış arkadaşlara. Gökçe'nin de olduğu 7-8 kişi birlikte gelmişlerdi. Kurultay sı-
O günden sonra yine irtibat bürosuna gidip geliyor, rasında ve sonrasında yaptığımız piknik etkinliğinde bolca
orada karşılaşıyorduk. sohbetimiz olmuştu. O sıralar Hasan Hüseyin, çalışmaların
'96 yılı, öğrenci hareketi açısından önemli ve hızlı bir yürütücülerinden ve örgütleyenlerindendi artık. AYÖ-DER
dönemdi. Şubat ve Mart ayları boyunca ses getiren eylemler içinde kısa sürede yöneticilerden biri olmuştu. Bu süreçte sık
olmuştu. Bunlardan biri de İ.Ü. Merkez Kampüsü işgaliydi. sık İstanbul'a gelirdi. Biz de görüşme fırsatını bulurduk.
29 Şubat'ta yapılan bu eyleme Hasan Hüseyin de katılmış, Çalışkan, azimli, mütevazı ve esprili bir yapısı vardı.