Page 17 - Yürüyüş Dergisi 556.pdf
        P. 17
     Biz Diyoruz ki;
                        SÜRGÜN-SEVKLER TUTSAKLARI
                TESLİM ALMA ARAÇLARINDAN BİRİDİR
                Biz diyoruz ki; Özgür  Tutsaklar yıllarca direnerek; sohbet, mektup,
            kütüphane, görüş haklarını kazanmış ve hapishaneleri direniş mevzisi haline ge-
            tirmişlerdir. Faşist devlet kazanılan hakları sürgün sevklerle yok etmeye çalışıyor.
            Bizler 122 kez daha ölürüz ama kazandığımız haklarımızdan vazgeçmeyiz.
               Biz diyoruz ki; sürgün sevklerin amacı halkın Özgür  Tutsaklara olan
            desteğini kesmek içindir. Bu, boş bir çabadır Özgür Tutsakları nereye götürürseniz
            götürün onları yalnız bırakmayacağız. Seslerini dışarıya taşımaya haklarını sa-
            vunmaya devam edeceğiz.
               Biz diyoruz ki; sürgün sevklerle Özgür  Tutsakların hapishanelerdeki
            direnişini kırmaya çalışmak, havanda su dövmektir. Özgür Tutsakların direnişini
            belirleyen mekân değil, taşıdıkları ideolojidir. Onlar için her yer direniş alanıdır.
               Biz diyoruz ki;  AKP senelerdir tecrit politikalarıyla teslim alamadığı
            Özgür Tutsakları sürgünlerle, işkencelerle teslim almaya çalışmaktadır.  İşkencelerle,
            sürgünlerle Özgür Tutsakları yıldıramaz teslim alamazsınız.
               Biz diyoruz ki; Halkın Hukuk Bürosu Avukatı Barkın Timtik’i sürgün
            sevkle İzmir Şakran Hapishanesi’ne göndererek dayanışmamızı, sahiplenmemizi
            engelleyeceğinizi sandınız. Halkın avukatları kar kış demeden onu sahiplenmeye
            devam ediyor.
               Biz diyoruz ki; hapishanelerde oluşturduğumuz kolektif yaşamı, sürgün
            sevklerle yok ederek Özgür Tutsakları bireycileştirmeye ve teslim almaya çalı-
            şıyorlar. Özgür Tutsakların her birinin beyninin ayrı bir örgüt olduğunu unutuyorlar.
               Biz diyoruz ki; bizler Mahirler’in teslim olmayan, baş eğmeyen geleneğinden
            geliyoruz. 17’sinden, 70’ine kadar; genciyle, yaşlısıyla saldırılarınıza karşı dire-
            niyoruz. Murat Can Arslan ve Hakan İnci’yi saldırılarla sindireceğinizi sandınız.
            Onların direnişi karşısında diz çöken yine, siz, oldunuz.
                                                                                                               17





