Page 57 - Yürüyüş Dergisi 46. Sayısı
P. 57

Anıları Mirasımız                           Sizin hiç, ölüme yatan ve açlığın 60’lı günlerinde bir
                                                             deri, bir kemik olan arkadaşlarınıza bombalarla, kurşunlarla
                                                             saldırıldı mı?
         Yüreği Katliamın Acısını ve Öfkesini                   Sizin yüreğiniz hiç, evladı katledilen anaların çığlıklarının
                                                             acısıyla sarsıldı mı?
         Hissetmeyenler Gültekin’i Anlayamazlar
                                                                Siz hiç, gecekondularda açlıktan nefesi kokan insanlarla
           Feda eylemi sonrası medyada onlarca yorum çıktı. Emniyet  birlikte yaşadınız mı? Siz hiç aç kaldınız mı?
         müdürülüğü’ne nasıl girdiği gibi bazı teknik konular vardı  Siz hiç, yoksulluğun öfkesini yüreğinizin derinliklerinde
         örneğin tartışılanlar arasında. Devrimcileri, devrimcilerin  hissettiniz mi? Kimsenin aç olmayacağı bir düzenin özlemiyle
         yaratıcılıklarını tanımayan kendini dedektif zanneden akıllıların  yaşadınız mı?
         sorularıydı bunlar. Devrimciler, girilmez denilen yerlere  Siz hiç, kendinizden başkasını düşündünüz mü?
         yönelik eylemlerine bakarlarsa bu soruların ne kadar anlamsız  Siz hiç, fedakârlık, vefa, onur, namus duygularını yaşadınız
         olduğunu kendileri görecektir.                      mı?
           “Ölümü göze almış insan iradesini yenecek hiçbir güç,  Yaşamadıysanız bunları, elbette Gültekin’i anlayamazsı-
         durduracak hiçbir teknoloji yoktur.” İşte basit gerçek budur.  nız...
           Bir başka tartışılan konu ise, nasıl olur da, bir insan kendi
         vücuduna bombaları yükleyip feda eylemi yapar?         Yoksulluk ve Katliamlar Sürdükçe...
           Bu sorunun cevabı bu ülke topraklarındadır.          Ülkemizi kan gölüne çevirdiler. Milyonlarca açı olan bir
           Topraklarımız kan gölüne dönmüştür. Hapishaneler kat-  ülke haline geldik. Hapishanelerinde devrimciler onar onar,
         liamında 31 tutsak katledildi. Kurşunlandı, yakıldılar. Yüzlercesi  otuzar otuzar katlediliyor. Sokaklar, caddeler yaşlı bedenleriyle
         ölüm orucunda. Zorla müdahale adına işkenceler uygulanıyor.  sürüklenen analar ile dolu.
         Binlerce tutsak ise F tiplerinde her gün iktidarın             Bu ülkeyi yönetenler, katliamlara imza atanlar
         zulmü ve işkencesi altındadır.                                    katliamlarıyla övünüyor. Şiddeti tek yöntem
           Psikolojik tahliller yapmaya çalışan       Şehidimizi              olarak kullanıyorlar yıllardır.
         “çokbilmişler” önce düşünmelidirler.         Tanıyalım                    Ve utanmazca,
         Bu ülkede yoksulluk, açlık, zulüm                                           Ve hayâsızca,
         gerçeği göz ardı edilerek, halkın    * 1967 yılında Tekirdağ, Malkara ilçesi  Ve ar damarı çatlamış,
         adalet arayışı göz ardı edilerek  Sarıpolat Köyü doğumludur.                   Ve edepsizce, şiddetlerini
         hiçbir psikolojik tahlilin anlamı  * 16 Ocak 1991 yılında Ankara işkencehanele-  örtmek için, katliamlarını unut-
         yoktur. Basit, basmakalıp tah-  rinde şehit düşmüştür.                        turmak için “terör” demago-
         liller yaşamın gerçeğine çarpar  * "Eve polis getirip yoldaşımı yakalatacağıma işken-  jileri yapıyorlar.
         ve dönerler. Gerçek olan bun-  cede ölürüm daha iyi" diyendir.                    Şiddeti devrimciler ya-
         lardır. Bunun dışında yapı-                                                    ratmadı. Saltanatlarını sür-
                                  * Onu düşmana karşı SER VERİP SIR VERMEYEN,
         lacak hiçbir tahlilin anlamı                                                   dürmek için şiddet uygula-
         yoktur.                   işkencedeki başeğmez tavrı ve direnişçiliğiyle işken-  maktan başka yol bulama-
           Gültekin’i anlamayanlar;  cecileri çileden çıkarandır.                       yanların şiddetin anasıdırlar.
           Sizin hiç, bir sabah kalktı-  * "Rahattık çünkü onun gibi bir yoldaşımız vardı"  Katliamlar yapanlar bütün
         ğınızda onlarca yoldaşınızın,  diyen yoldaşları vardı.                       şiddetin sahibidirler.
         arkadaşınız katledildi, yakıldı  * 89 yılında tutsak düştüğünde yoldaşları ta-  Milyonlarca halkı yoksul-
         mı?                             rafından çok okumasından dolayı            luğa, açlığa mahkum edenler şid-
           Sizin hiç, yüzlerce yoldaşınız                                         detin yaratıcısıdırlar.
         hak ve özgürlükler için, demokratik  "profesör" lakabı takılan yoldaşı-   Ve tüm bunların sürdüğü bir ülkede
         talepler için ölüme yattı mı?           mızı tanıdınız mı?           “Gültekinler” olur.




                       KAYBEDİLDİ:                                                     Mehmet TEPE:
                       Ali EFEOĞLU:                                                    İstanbul Kuştepe Lisesi’nde
                       İTÜ İnşaat Fakültesi sıralarındayken devrim mücadelesine      mücadeleye başladı. Lisede faşist
                    katıldı. O, yaptığı her işi tam yapanlardandı; hızla gelişti. Teorik  işgalin kırılmasında önemli rol
                    olarak DEV-GENÇ’in yetkin kadrolarından biriydi.  Aynı           oynadı. Ocak 1978’de İstanbul
                    zamanda DEV-GENÇ’in ilk silahlı gruplarında yer alanlardan       Mecidiyeköy’de faşistler tara-
           Ali Efeoğlu  da biri oldu. İşkenceciler karşısında bir direnişçiydi; gözaltılarında  Mehmet Tepe  fından katledildi.
                    işkencecilere ifade vermedi. Kardeşi Ayhan Efeoğlu 6 Ekim
        1992’de gözaltına alınıp kaybedildi ve o yılmaksızın mücadeleye devam etti.
        5 Ocak 1994’te polis tarafından gözaltına alınıp kaybedildi. Onu yıldıramayanlar,  Şehit sorusunun cevabı:
        işkence tezgahlarında yenemeyenler, katledip kaybettiler.                 BİRTAN ALTINBAŞ
   52   53   54   55   56   57   58   59   60