Page 3 - sille katalog baski
P. 3
SİLLE GELENEKSEL KIYAFETLERİ VE KÜLTÜRÜ
Sille, Konya’nın 5000 yıllık tarihi bir köyüdür. Tarih öncesinden günü-
müze uzanan yerleşimiyle Türkiye Selçukluları’na başkentlik etmiş, İpek ve
Baharat Yolu üzerinde yer alan konaklama noktalarından biri olmuştur.
Arkeolojik verilere göre bölgede yerleşimin tarihi Neolitik Çağ’a kadar
uzanmaktadır. Yerleşimin isminin kökeni konusunda çeşitli açıklamalar var-
dır. İlki Yunan mitolojisindeki Silen (Silene)’ den geldiğidir. Yine ‘Silenos’,
kaynayıp, coşarak köpürüp akan su kelimesinden türediği de kabul gören
bir açıklamadır.
Roma ve Bizans döneminde, Kudüs yolu üzerinde yer aldığı için önemli bir
dini merkez olmuştur. Hristiyanlığın ilk yıllarında havarîlerden A ziz Paul ve
arkadaşlarının Konya’ya geldikleri, dinlerini yaymaya çalıştıkları, baskılar
karşısında da Sille civarındaki dağlara çekildikleri bilinmektedir. Dünyanın
en eski ve en büyük manastırlarından biri olan Ak Manastır (“Hagios Kha-
riton Manastırı”, “Deyr-i Eflâtun”) burada olup yaklaşık 800 yıl kesintisiz
hizmet vermiştir. Ak Manastır Konya’da yaşayan Mevlevi dervişlerince de
ziyaret edilmiş ve bahçesinde küçük bir de mescit yaptırılmıştır. Karamanlı
Ortodoksların mübadele öncesi yaşadığı yerleşimdir.
Sille’nin Hitit ve Frig egemenliğinden sonra Doğu Roma İmparatorluğu,
Türkiye Selçuklu Devleti ve Devleti Aliyye bölgede hakimiyet sürmüştür. 3
Osmanlı Devleti zamanında bilhassa 1800’lerde yükselmeye ve gelişim
göstermeye başlamış ve 1900’lerde 20.000’e varan nüfusu, 300’e yak-
laşan ticarethaneleri ile önemli bir yaşam merkezi haline gelmiştir. Sille de
XIX. yy’da yaşanan nüfus hareketleri sonucu önemli değişimler yaşanmıştır.
Yaşadığımız bu zamanda Konya/Sille kadın kıyafetleri başta Konya Et-
nografya Müzesi’nde sergilenmekte olup diğer müzelerde de örneklerine
rastlanmaktadır. Sille de özel günlerde hala giyilen bu kıyafetler sandıklar-
da ve özel koleksiyonlarda yer almaktadır.
Sille de yer alan kadın kıyafetleri başlıca Anadolu bölgeleri ve Konya ka-
dın kıyafetlerinden ayrılarak daha süslü tarzlarıyla karşımıza çıkmaktadır.
Kadın giysilerinde lefkayıt, şetari ve yün basma daha çok günlük yapılan
işleri aksatmayacak rahatlıkta giyilen kıyafetlerdir. Bu tür kıyafetler dışında
genellikler diğer kıyafet grupları süslüdür. Düğünlerden örnek göstermek
gerekirse; perşembe günleri evliliğe yeni adım atmış kızların kıyafeti cubba-
dır, cuma günleri erkek hısımlarının gelinlerinin kıyafeti sarkadır, cumartesi
günleri ise gündüz silah kürkü ve etekçe gelinlerin giydiği kıyafettir. Gelin-
ler gece ise mıklama ve çarşıya gezmeye çıktıkları zaman çiçekli kıyafetler
giymektedirler. Nişanlı olan kızlar ise frengi ve ferace giymektedirler.