Page 58 - Yürüyüş Dergisi 32. Sayısı
P. 58

Özlem DURAKCAN:                                            Hasan Veli AŞIKÇI:
                             1982 Çorum doğumludur. Lisenin ilk yıllarından             1977'den itibaren devrimci
                           itibaren mücadele içinde yer aldı. 1996’dan başla-        hareketin Balat, Fener,  Ay-
                           yarak, tüm 1 Mayıslarda, Newrozlarda, 8 Martlarda         vansaray Bölgesi'ndeki çalış-
                           kavganın içinde oldu. Ülkemizde Gençlik dergisinde        malarında yer aldı. 12 Eylül
                           muhabirlik yaptı. TAYAD'ın düzenlediği eylemlerin         sonrası Kabakoz ve Metris
                Özlem Durakcan  çoğunda yer aldı. Ve nihayetinde "Bu ülkede zulüm  Hasan Veli Aşıkçı   hapishanelerinde kaldı. Tahli-
                           varsa, direniş de var" diyerek ölüme yattı. Tutuklu       yesinden sonra da mücadelesini
               Aileleri Bülteni Ankara Temsilciliği’nde başladığı direnişte, 28  sürdürdü. 29 Eylül 1987'de hastalığı sonucu
               Eylül 2001’de ölümsüzleşti.                               aramızdan ayrıldı.



                         Anıları Mirasımız                     yüzde yüz kurtaramasak da ziyan olan pul çok az olurdu.


                                                               İnsanlarımız o kuşları hazırlamak için, ulaştırmak için ne
                                                              zorluklara katlanıyorlar. Bir tanesini bile ziyan etmememiz
              Bir yoldaşı Kayhan Tazeoğlu’nu anlatıyor:       gerekir. Bundan sonra buna da dikkat etmemiz gerekir. İş
                                                              yapacağımız yerleri önceden iyi tespit etmek gerekir"
              “Bize örnek bir kişilik bıraktı”                diyerek eylemden çıkardığı dersleri bizimle paylaşmıştı.

             Kayhan'la 1990'ın baharında tanıştık. İlk gördüğümde  Yeni Çözüm dergisi sattığı için polis tarafından gözaltına
           gülüşü dikkatimi çekmişti. Güldüğünde gözleri kayboluyordu.  alınıp karakola götürülmüş. Yasal bir dergi olduğunu anlat-
           Konuşması hızlı, hareketli ve canlıydı, yerinde duramaz,  maya başlamış. Yasal bir dergi olduğunu, derginin basım
           sürekli bir şeyler öğrenmeye çalışırdı.            yerinin belli olduğunu, üstelik dergi başına ücretle çalıştığını
             Birgün dernekte boş oturuyormuş. Düşünürken ileride  anlatmış. Kayhan bunları anlatırken "amir" de dergiye ba-
           bir iş için lazım olacağından uygun pankartlık bez aramaya  kıyormuş. Birinci şubeden de araştırma istemiş.
           çıkmış. Bir iki dükkana girip çıktıktan sonra takip edildiğini  "Amir" dergiye bakarken Kayhan da içinden "amir"in
           hissetmiş. Emin olmak için bir süre dolaşmış. Peşine takılan  arka kapağa bakmaması için dua etmeye başlamış. Çünkü
           itleri beş altı saat peşinden koşturduktan sonra derneğe  arka kapakta kendisinin I Mayıs '90'da pankartla çekilen
           gelip onların halini büyük bir keyifle anlatmıştı.  Takip  resmi basılıymış. Birkaç saat alıkonulduktan sonra bırakılmış.
           aldığını, bunun farkına vardığını karşı tarafa hissettirmeden  Bırakılır bırakılmaz elinde kalan dergileri satmaya devam
           onların nasıl davrandıklarını, hangi yöntemleri kullanacaklarını  etmiş. Her çıkan sayının satımında birkaç saat aynı karakolda
           anlamaya çalışmış. Bulunduğu bölgede arabayla, yürüyerek
                                                              bekletilmiş. O nedenle artık Kayhan'ı iyice tanımışlar.
           saatlerce dolaşmış, ara sokaklarda atlatmış ancak ana
                                                                Yeni Çözüm kapatıldıktan sonraki birgün aynı karakolun
           caddeye çıktığında yeniden peşinde olduklarını görmüş.
                                                              önünden geçerken kapıdaki nöbetçi polis "Kayhan senin
           Değişik kıyafet ve araçlarla takibe devam ediyormuş polis.
                                                              dergi ne zaman çıkacak, çıktığında haberimiz olsun" demiş.
           Kayhan bunun gözdağı vermek amacıyla yapıldığını da
                                                              Kayhan bu olayı anlatırken "onlar bizden daha meraklı ve
           eklemişti sonrasında.
                                                              ilgili" deyip bizleri düşündürmüştü.
             Bunun üzerine dernekte bir tartışma başladı, takip
                                                                 O, yaptığı işin her ayrıntısının neye hizmet ettiğini, ne
           üzerine. Takip konusunda yaşadıklarını anlatırken o gün
                                                              kazandırıp ne kaybettirdiğini düşünür sonuçlar çıkarır ve
           takip üzerine bir şeyler öğrendiğini, fakat bunu geliştirmek
                                                              bunu yaşama geçirirdi. Doğru bildiğini savunur ve bunu
           üzere boş zamanlarda dernekte oturmaktansa çıkıp dolaşmanın
           daha eğitici olduğunu, bundan sonra imkan buldukça bölgeyi  uygun ortamlarda dile getirirdi.
           daha iyi tanımaya çalışacağını, bunu herkesin de yapması  Protesto gösterilerinden birinde önceden belirlenen olayla
           gerektiğini aktarıyordu. Okuduklarımızı yaşama uyarlamamız  ilgili olmayan farklı sloganlar atılmıştı. Hepimiz tabi olmuştuk.
           gerektiğini anlatıyordu.                           Aksi de o an için zaten düşünülemezdi.  Ama hepimizin
             Birgün bölgenin işlek ve uygun yerlerine kuşlama yapılması  kafasında soru işareti oluşmuştu. Acaba neden böyle olmuştu?
           gerekiyor. Kayhan kuşlamalarla birlikte yanında bir arkadaşla  Gösteri esnasında herkes merak içindeydi sonrasında ise kimse
           trene biniyor, son vagona dışardan tutunuyor. İşlek bir caddenin  cesaret edip de soramıyordu. Bir kısmımızda ise öyle gerektiği
           üzerinden geçerken kuşlamaları fırlatıyor.         için yapılmıştır düşüncesi hakimdi. Tabii Kayhan oraya gelip
                                                              kafasındakileri açıncaya kadar. Suskunluk ondan sonra bozuldu.
              "Kuşlamaların havada uçmasını görecektiniz, her tarafa
           savruldu. Yalnız bir dahaki sefere atılacak yeri daha iyi  Olay ve sonrasında çıkarmamız gereken dersler ortaya kondu.
           ayarlamak gerekiyor. O an rüzgarı hesaba katmadığımızdan  O daha sıralayabileceğimiz nice özelliğiyle bize örnek
           kuşların hepsi istediğimiz yere düşmedi. Bir kısmı tren yo-  bir kişilik ve yaşam bırakarak aramızdan ayrıldı. Unutma-
           lunda kaldı. Oysa bunları daha önce hesaba katsaydık,  yacak, unutturmayacağız.
   53   54   55   56   57   58   59   60